Kardeş Türküler, 15. anlamlı yaş gününü, çekilmiş acılardan, yaşanmış toplumsal hakikatlerden damıtılmış şarkılarla ve bu şarkılara eşlik eden, hepsi birer ikon olan konuklarıyla, 4 bin kişinin huzurunda kutladı
24 Haziran akşamının bir başka anlamı vardı, çetin, taşlı, cefalı ve zorlu bir yolda 15 yılı geride bırakan Kardeş Türküler için. Bu anlamlı yaş gününü kutlamak amacıyla, çekilmiş acılardan, yaşanmış toplumsal hakikatlerden damıtılmış şarkılarla ve bu şarkılara eşlik eden, hepsi kendi alanında bir dev olan konuklarla çıktılar Kuruçeşme Arena’yı dolduran 4 bin seyircinin huzuruna.
Topluluğun kültürel yolculuğunun özeti mahiyetindeki gösteri, danslar ve arkadaki dev perdeden akan görüntülerle zenginleştirilmişti. “Leylim Ley”, “Beyaz Atlı”, “Yuh Yuh” eşliğinde, Ahmet Kaya’dan Ciwan Perwer’e, Kazım Koyuncu’ya portreler, şiirler, yakın geçmişin siyasi olaylarından sahneler ve yoksulluk coğrafyalarından fotoğraflar; belleğimizi canlandırıyor hepsi, birer birer perdeden akarken.
Beyaz bir güvercin gibi
Biteviye beyazlara bürünmüş topluluk adına, barış, demokrasi ve özgürlük diyerek konuşuyor Vedat Yıldırım; beyaz bir güvercin gibi. Sahneye gelen ilk konuk Leman Sam, Hrant Dink için Ermenice “Bingöl”ü, ardından Feryal Öney ile birlikte “Burçak Tarlası”nı okuyor. Sıradaki konuk ihtişamlı sesiyle Aynur; büyüleyici ağıt “Ahmedo”dan sonra coşkulu “Keça Kurdan”la halaya kaldırıyor kalabalığı.
Bir semah dönülüyor arada. Sıradaki konukta yer yerinden oynuyor, çünkü onun adı Neşet Ertaş. Halk müziğimizin Jimmy Page’i, en hakiki rock’çımız o. İlk olarak “Yandı Bağrım” diyor bozlak ustası. Sonra bizim Led Zeppelin’in “Whole Lotta Love”ı olan “Yanıyorum”u söylüyor. Alanda Meksika dalgaları halinde halay çekenler tozu toprağa katıyor, plastik sandalyeleri, pet su şişelerini havaya uçura uçura...
Konuklar birer ikon
Kardeş Türküler üyelerine çok iş düşmüyor bu akşam, konukların hamaratlığından dolayı. Rahatsızlığı nedeniyle Erdal Erzincan’ın katılamadığı gecenin konukları; hepsi tek tek bir kültürü, bir halkı, bir insanlık durumunu temsil ediyor; hepsi birer ikon. Sıradaki konuk Birol Topaloğlu, ‘light’ bir kolbastı dansına sesini ve çalgılarını katıyor, içtenliği ve yüzünden hiç eksik etmediği gülümsemesiyle.
Makedon çingenesi Esma Redzepova, olağanüstü sesi ve teatral gücüyle sallıyor Arena’yı. Ağlamaklı bir ağıtın ardından, Fehmiye Çelik ile birlikte neşeli şarkı “İsmail”i büyük bir keyif içinde seslendiriyorlar. Derken genç bedenler atıyor kendini sahne önündeki boşluğa, ateşli göbek dansları için.
“Akhtamar” adlı parçada gözümüze ilişen en ilginç şey, sahnede “özgürlük” temsiliyeti adına beyaz türbanı altından elektro gitar çalan bir genç kız oluyor. Ardından anlamlı şarkı “Berfin (Kardelen)” geliyor, Vedat’ın güzel sesinden.
Bisteki “Kara Üzüm Habbesi”yle taçlanan güzel gecede tek kırık notu, bazı sesleri kurban eden ses sistemi alıyor. Bir de dil, din, ırk, coğrafya farkı gözetmeksizin oluşturulmuş repertuvarda yenilik yok. Yeni olan sadece birkaç konuk ve topluluğun 15. yılını alnının akıyla geride bırakmış olması. Eh, bunlar da yenilikten daha önemli, öyle değil mi?
Nice 15 yıllara...
Konserle birlikte 15 yılın kitabı çıktı
Kardeş Türküler’in 15 yıllık macerasını ele alan “Kardeş Türküler-15 Yılın Öyküsü” adlı kitap da konserle birlikte raflarda yerini aldı. Kardeş Türküler’in müzikal yolculuğunun ele alındığı kitapta, Kardeş Türküler’in hikâyesi Türkiye’nin son 15 yıllık toplumsal ve kültürel yaşamıyla birlikte yorumlanıyor.
Kitapta grup elemanlarının yazılarının yanı sıra Orhan Tekelioğlu, Orhan Kahyaoğlu, Martin Stokes gibi isimlerin incelemeleri ile Arif Sağ, Aynur Doğan, Birol Topaloğlu, Bülent Forta, Erkan Oğur, Ezel Akay, Görgün Taner, Hasan Saltık, İberya Özkan, İlkay Akkaya, Metin-Kemal Kahraman, Şivan Perwer ve Pakrat Estukyan’la yapılan söyleşiler yer alıyor.
Murat Beşer / FOTOĞRAF: BORA BAĞCIBAŞI
MİLLİYET - 26 Haziran 2008