3 Ağustos 2014’de başlayan soykırım sürecinde, barbar IŞİD çetelerince gerçekleştirilen katliamlar üç ay kadar sürmüş, ardından YPG’nin 13 Kasım’da Şengal’i özgürleştirmesiyle durdurulmuştu. Ancak katliamın bilançosu ağırdı. Köyler yakılmış, eli silah tutan erkekler öldürülmüştü. Kadınlar ve kız çocukları kaçırılmış, pazarlarda para karşılığı başka insanlara teslim edilmişti.

Şengal’in kurtarılmasının ardından birçok toplu mezar bulundu. Katliamlarda ölenlerin sayısı onbinlerle ifade ediliyor.

KATLİAMLAR NEDENİYLE NÜFUSLARI AZALDI
Bu, Êzidi halkının maruz kaldığı ilk katliam değil. Êzidiler, inanışları ve kültürleri nedeniyle tarihte bir çok kez katliama maruz kaldı.

Şengal, Irak ve Suriye sınırı üzerinde, Musul Ovası’nın güneyinde, Til Koçer Sınır Kapısı’na yaklaşık 100 km uzaklıkta bulunuyor.

1411 yılında 300 bin Êzidinin, Osmanlı devleti tarafından öldürüldüğü tahmin ediliyor. 1975 yılında Şengal’e bağlı 136 köy vardı. Ancak bu köyler, KDP tarafından boşaltıldı ve Êzidiler göçe zorlandı. 1992-93 yıllarında Irak ordusuna askerlik yapmak istemeyip kaçak durumuna düşen yüzlerce Êzidi katledildi. 16 Ağustos 2007’de Êzidi yerleşim yerlerini hedef alan 4 intihar saldırısında en az 500 kişi yaşamını yitirdi.

Dünyada bir milyona yakın Êzidinin kaldığı tahmin ediliyor. En büyük Êzidi nüfusu Irak’ta: 600 bin. Suriye’de ise 25 bin. Rusya, Ermenistan, Gürcistan, Kazakistan, Hindistan, Pakistan’da da Êzidiler yaşıyor. Türkiye Êzidileri ise 12 Eylül sonrası ile 1996 arasında Avrupa’ya, özellikle Almanya’ya gittiler. Almanya’da 40 bin, diğer Avrupa ülkelerinde de 20 bin civarında Êzidi bulunuyor. Günümüzde Türkiye’de çeşitli kamplarda mülteci olarak yaşıyorlar.