Rahmi TURAN : İranlı gazeteci anlatıyor!
Rahmi TURAN : İranlı gazeteci anlatıyor!AŞAĞIDAKİ satırlar, İranlı gazeteci Bahman Nirumand’a ait... 1979’da Şah’ın devrilmesinde ve...
Rahmi TURAN : İranlı gazeteci anlatıyor!
AŞAĞIDAKİ satırlar, İranlı gazeteci Bahman Nirumand’a ait... 1979’da Şah’ın devrilmesinde ve Humeyni’nin Paris’ten Tahran’a dönmesinde aktif rol oynayan bir gazeteci ve yazar... Mollaların İran’a demokrasi ve özgürlük getireceğine inanan milyonlarca kişiden biri...
İran’daki olayların, bugünkü Türkiye’de yaşananlar gibi başladığını ve kara bir geleceğin herkesi yutacağını belirten İranlı gazeteci Nirumand’ın anlattıkları şöyle: (Osman Özbek-Çankaya’da Sonbahar- Sayfa 158)
* * *
"Evet, Humeyni yeryüzünde cenneti vaat etti bize... Demokrasi gelecek, kimse fikirleri ve siyasal görüşleri yüzünden tutuklanmayacak, işkence yapılmayacak, kadınlara eşit haklar verilecek, giyim serbest olacaktı.
Şah’ı devirdikten sonra mollaların camiye geri döneceklerinden emindik. Devleti yönetecek durumda olduklarına inanmıyorduk. Yanıldık!
Her şey 14 Ocak 1979 tarihinde değişti. Şah, İran’ı terk etti. Ardından İran tarihinin en büyük yürüyüşü Tahran’da yapıldı. Sansür, yasak yoktu, istediğimiz gibi bağırıyorduk.
Fakat mitingde ilk dikkatimi çeken, Musaddık ya da solcu şehitlerin resimlerini taşıyanların mollalar tarafından dövülmesi oldu. Pek üzerinde durmadık bu olayın. "Hele bir kurtlarını döksünler, sonra sakinleşirler" diye düşündük.
Ertesi gün gazetede, bir hırsızın genç mollalar tarafından yakalanıp, adına "İslam Mahkemesi" denilen mahalli bir heyet tarafından 35 kamçı cezasına çarptırıldığı haberini okuduk. Haberi ciddiye almadık "Üç-beş sapsızın işi" dedik.
Bu arada bira-şarap fabrikalarının yakılması, sinemaların tahrip edilip, filmlerin sokaklara atılması gibi olayların üzerinde hiç durmadık. "Ufak tefek şeylerin" toplumun demokrasi ve ulusal bağımsızlık yolundaki çabaları etkilemesini istemiyorduk.
Biz bunları söylerken, mollalar tarafından, kadın ve erkeklerin yan yana yürüyemeyecekleri, okullarda aynı sınıflarda olamayacakları, birlikte spor yapamayacakları gibi gerici kararlar ardı ardına alınmaya başlandı.
"Müslüman kadınların yanında orospuların yeri yoktur" denilerek kadınlara örtünme zorunluluğu getirildi. Özellikle üniversitelerde bu yüzden çatışmalar çıktı.
Bu çatışmalardan rahatsız olduk, kadın sorununun güncelleşip ön plana geçmesini istemiyorduk! "Asıl mücadele emperyalizme ve kapitalizme karşı verilmelidir" diyorduk. Kadın sorunu bir yan çelişki, ana çelişki sömürü, diye düşünüyorduk.
Peçesiz, başörtüsüz sokağa çıkan kadınlar artık açıkça, gözümüzün önünde dövülüyordu. Bazı kadınların yüzüne kezzap atılıyordu. Humeyni "Bütün sorunlarımızın sebebi, cemiyetimizdeki ahláksızlıklardır. Bunların kökünü kazımalıyız" diyor, genç mollalar terör estiriyordu. Kitapevleri yağmalanıyor, gazete bayileri ateşe veriliyordu.
Şiraz’da "İslam Mahkemesi" eşcinsel ve fahişe olduğu gerekçesiyle dört kişiyi idam ediyordu. Benzer olay Tahran’da da gerçekleşiyor, üç fahişe ve eşcinsel kurşuna diziliyordu.
Sesleri ve görüntüleriyle erkekleri tahrik ettikleri için kadın spikerler TV’den kovuluyor, uyuşturucu olarak görülen müzik yasaklanıyordu. Alkol içen, kırbaç cezasına çarptırılıyordu. Toplum hızla dincileştiriliyordu. Kadınların evlenme yaşı 18’den 13’e düşürüldü.
Parfüm, ruj, saç boyası gibi kadın malzemelerinin İran’a girişi yasaklandı. Kamu dairelerinde çalışan kadın memurlara tesettüre girme emri verildi. Mollalar güçlendikçe saldırganlaştılar.
Gerçeği anladığımız vakit iş işten geçmişti. Şah döneminden daha çok insan cezaevlerine konuldu, idam edildi. Milyonlarca insan canını kurtarmak için yurtdışına kaçtı. Kaçanlardan biri de bendim. Umarım bizim hatalarımızdan, birileri ders çıkarır!"
Rahmi TURAN
<!--
var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';
var path = 'hr' + 'ef' + '=';
var addy24187 = 'rturan' + '@';
addy24187 = addy24187 + 'hurriyet' + '.' + 'com' + '.' + 'tr';
var addy_text24187 = 'rturan' + '@' + 'hurriyet' + '.' + 'com' + '.' + 'tr';
( '' );
24187 );
( '' );
//-->n
<!--
( '' );
//-->
<!--
( '' );
//-->
HÜRRİYET - 27 Ocak 2008
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.