Paket Çekildi, “İç Güvenlik” Kaldı
İç güvenlik paketinin henüz görüşülmeyen 63 maddesi, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin geceyarısı verdiği önergeyle komisyona tekrar görüşülmek üzere...
İç güvenlik paketinin henüz görüşülmeyen 63 maddesi, Adalet ve Kalkınma Partisi’nin geceyarısı verdiği önergeyle komisyona tekrar görüşülmek üzere geri çekildi.
Meclis İçişleri Komisyonu Başkanı Mehmet Ersoy, tasarının görüşülmeyen 68-130. maddelerinin tamamının komisyona geri çekilmesine ilişkin önerge verdi. Tasarının pasaport, nüfus işleri gibi maddelerini içeren 4. ve 5. bölümünün ayrılması ve Plan ve Bütçe Komisyonu gündeminde olan Torba Yasa’ya eklenmesi bekleniyor.
Ancak muhalefet partilerinin itiraz ettiği, Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu’ndaki değişiklikler başta olmak üzere diğer tartışmalı maddeler, Genel Kurul’da kabul edilen ilk 67 madde içerisindeydi. Halkların Demokratik Partisi (HDP) tasarının tümüyle geri çekilmesini istedi. (AS)
Geçen maddelerde ne var? |
Tasarının tam adı, "Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu, Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu, Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı" Kabul edilen kısmında şu değişiklikler yer alıyor: * Elle dıştan kontrol hariç kişinin üstü ve eşyası ile aracının dışarıdan bakıldığında içerisi görünmeyen bölümlerinin aranması; İçişleri Bakanlığı'nca belirlenecek esaslar dahilinde mülki amirin görevlendireceği kolluk amirinin yazılı, acele hallerde sonradan yazıyla teyit edilmek üzere sözlü emriyle yapılabilecek. Kolluk amirinin kararı 24 saat içinde görevli hakimin onayına sunulacak. Bu kapsamda yapılacak aramalarda, kişiye, arama gerekçesini de içeren belge verilecek. * Polis, başkalarının can güvenliğini tehlikeye düşürenleri, fiilleri ayrı bir suç oluşturmadığı takdirde, kişinin can güvenliğinin sağlanması bakımından koruma altına alabilecek ya da olay yerinden uzaklaştırabilecek. * Polis, müşteki, mağdur ve tanıkların istemesi halinde evde veya iş yerinde ifadelerini alabilecek. * Polis, kendisine veya başkalarına, işyerlerine, konutlara, kamu binalarına, okullara, yurtlara, ibadethanelere, araçlara, kişilerin tek tek veya toplu halde bulunduğu açık veya kapalı alanlara molotof, patlayıcı, yanıcı, yakıcı, boğucu, yaralayıcı ve benzeri silahlarla saldıran veya saldırıya teşebbüs edenlere karşı, saldırıyı etkisiz kılmak amacıyla ve etkisiz kılacak ölçüde silah kullanabilecek. * Yasa dışı toplantı ve gösteri yürüyüşlerinin dağıtılmasında, gerektiğinde boyalı su da kullanılabilecek. * Toplantı veya gösteri yürüyüşlerinde, "havai fişek, molotof ve benzeri el yapımı patlayıcılar, demir bilye ve sapan" bulundurulması ve taşınması yasak olan maddeler kapsamında ele alınacak. * Toplumsal olaylarda bulundurulması ve taşınması yasak olan suç aletlerini taşıyanlara verilecek cezalar artırılacak. Bunları taşıyanlar, 2 yıl 6 aydan 4 yıla kadar hapis cezasına çarptırılacak. * Yasadışı örgüt ve topluluklara ait amblem, işaret taşıyarak veya bunları üzerinde bulunduran üniformayı andırır giysiler giyerek katılanlar; kanunların suç saydığı afiş, pankart, döviz, resim, levha, araç, gereçler taşıyarak, bu nitelikte sloganlar söyleyerek veya ses cihazlarıyla yayınlayarak katılanlar 6 aydan 3 yıla kadar hapis cezası alacak. * Şiddet olaylarının yaygınlaşarak kamu düzeninin ciddi şekilde bozulmasına yol açabilecek toplumsal olaylarda, kamu mallarına verilen zararlar ile gerçek ve tüzel kişilerin mallarına verilen zararların devletçe karşılanması halinde, ilgili idare bunu sorumlulara rücu edecek. * Örgütü propagandasına dönüştürülen toplantı ve gösteri yürüyüşlerinde, kimliklerini gizlemek amacıyla yüzünü tamamen veya kısmen kapatanlara, 3 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası uygulanacak. Bu suçu işleyenlerin cebir ve şiddete başvurmaları ya da her türlü silah, molotof ve benzeri patlayıcı, yakıcı ya da yaralayıcı maddeler bulundurmaları veya kullanmaları halinde verilecek cezanın alt sınırı 4 yıldan az olamayacak. * Hakim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Emniyet Genel Müdürü veya İstihbarat Dairesi Başkanının yazılı emriyle, telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin tespit edilip, dinlenip, sinyal bilgileri değerlendirilirken; gecikmesinde sakınca bulunan hallerde verilen yazılı emir, artık 24 saat yerine 48 saat içinde yetkili ve görevli hakimin onayına sunulacak. * Polis tarafından yapılan önleme dinlemelerine ilişkin Polis Vazife ve Salahiyet Kanunu'nda yapılan bu değişikliklerle uyumlu olacak şekilde Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Kanunu'nda da değişikliğe gidiliyor. Bu tasarıda da gecikmesinde sakınca bulunan hallerde verilen yazılı emrin yine 48 saat içinde yetkili ve görevli hakimin onayına sunulması; yetkili ve görevli hakimin Ankara Ağır Ceza Mahkemesi üyesi olması ve denetim mekanizması getirilmesi yer alıyor. * Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkını, şiddet eylemine ya da terör örgütlerinin propagandasına dönüştüren, vatandaşların can ve mal emniyetini, kamu düzenini tehlikeye sokanlar katalog suçlar kapsamının genişletilmesiyle tutuklu yargılanabilecek. * Vali, kamu düzenini ve güvenliğini, kişilerin can ve mal emniyetini sağlamak amacıyla aldığı önlem ve kararların uygulanması için adli kuruluşlar ile yardım isteyebileceğine dair hükmü saklı kalmak kaydıyla askeri kuruluşlar dışında, mahalli idareler dahil bütün kamu kurum ve kuruluşlarının itfaiye, ambulans, çekici, iş makinesi ve tedbirlerin zorunlu kıldığı diğer araç ve gereçlerinden yararlanabilecek, personeline görev verebilecek. * Kamu kurum ve kuruluşları, valinin bu konudaki emir ve talimatlarını yerine getirecek; aksi takdirde vali, emir ve talimatlarını kolluk aracılığıyla uygulayacak. Bunların yerine getirilmemesi veya geciktirilmesi nedeniyle oluşan kamu zararı ile gerçek ve tüzel kişilerin devlet tarafından karşılanan zararları, ilgili idarece genel hükümlere göre sorumlu kamu görevlilerinden tazmin edilecek. |
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.