Barış demek mümkün mü? 

Necdet SARAÇ

Salı günü YOLTV'de "terör ve şiddet gölgesinde Türkiye"yi tartıştığımız programda Yugoslavya'nın iç savaş ve parçalanma sürecine gazeteci olarak tanıklık eden Doğan Tılıç'ın anlattıkları çok çarpıcıydı. Savaş ama özellikle iç savaşın deneyimli gazetecisi Doğan Tılıç, 1992'lerde Sırpların, Hırvatların, Arnavutların karşı karşıya gelişlerini ve çatışmalarının ülkeyi şiddetli bir iç savaşa sürükleyeceğini ve parçalayacağını söyleyen 'Yugoslavyalı' gazeteci arkadaşlarına gelişmeleri abarttıklarını söylüyormuş. Daha sonra iç savaşın aldığı boyut ve ortaya çıkan parçalanmayla ne kadar yanıldığını belirten Tılıç, ülkemizin dört bir yanında galeyana getirilen insanların bir kıvılcımla bütün ülkeyi Maraşlaştırabileceğini belirterek, dikkatleri iç savaş tehlikesine çekti.

Son günlerde yaşanan gösterilerin, linç girişimlerinin, yağmalanan parti ve dernek binalarının görüntüleri izlendiğinde tehlikenin büyüklüğü çok açık görülüyor. Aynı görüntüleri, hiçbir yorum yapmadan, 1978'de Maraş'ta işaretlenen binaların, 1993'de Madımak Oteli'ne dışardan tırmanarak girenlerin yaptıklarıyla yan yana koyup seyretmek bile bizi, ürkütücü gerçekle yüzleştirmeye yetecektir.

Biliyorum, bazıları bu yazdıklarımdan hoşlanmayacak, 'yine abartıyorsunuz' diyecektir. Ama Bursa'da DTP binasına dışarıdan tırmanarak giren ve binadaki eşyaları dışarıya atanların yüz ifadeleri ve genel görüntüleriyle, Madımak Oteli'ne dışarıdan girip eşyaları dışarıya atanlarların yüz ifadeleri arasında ne fark var? Lütfen yorum yapmayın, yalnızca yan yana koyup seyredin. Bir tek fark var: Bursa'daki bina yakılmadı, Madımak benzin dökülüp yakıldı!

Şiddeti, terörü lanetlemek, suçluların cezalandırılmasını istemek, kimseye önce savcılık, sonra da güvenlik gücü ve yargıçlık hakkı vermez. Gerekçesi ne olursa olsun silahlar susmalı, kan durmalıdır. Her akan kan, yeni gözyaşlarına davetiye çıkarmaktadır. Şiddete ve savaşa dayalı çözümsüzlük, sanki bir çözümmüş gibi hepimizi teslim almaya başladı. Ertuğrul Özkök gibi birçok 'sivil general' türedi. Bugüne kadar kimin kime kırmızı pasaport verdiği, kimin elinin kimin cebinde olduğu, Kuzey Irak'ta milyarlarca dolarlık yatırımlara imza atanların en fazla milliyetçilik edebiyatı yapanlar olduğu bilinmesine rağmen 'vuralım, ezelim, yok edelim' diyenlerin, savaş çığırtkanlığı yapanların da yine aynı kesimler, hatta aynı isimler... Barış istemek, silahlar sussun elemek bir kez daha neredeyse 'vatan hainliği' olarak algılanmaya ve algılatılmaya başlandı...

Savaş çığırtkanlığı, şiddet isteği, linç histerisi, barış ve kardeşlik taleplerini bastırıyor. Barış ve kardeşlik isteyenlerin sesi duyulmuyor bile. Gözyaşlarının dinmesi için, savaşa karşı barış seslerini duyurmak gerekiyor. Şiddet ve savaş dışında bir başka yol da, yani 'barış istemek de mümkün' demek gerekiyor. YOLtv 'barış demek de mümkün' yaklaşımdan hareketle kendi olanakları ölçüsünde, barış ve kardeşlik isteyenlere bir çağrı yaparak barış ve kardeşlik mesajlarını yayınlamaya başlayacağını açıkladı. Yapılan çağrı şöyle:

"Ülkemizde terörün ve şiddetin bitmesini isteyenler... Anaların gözyaşlarının dinmesini isteyenler... Yurtta barış, dünyada barış diyenler... Farklı kültürlerin bir arada kardeşçe yan yana yaşayabileceğine inanlar... Edirne'den Kars'a, İzmir'den Diyarbakır'a, Trabzon'dan Hatay'a, inancı, kültürü, kimliği ne olursa olsun "bu ülke hepimizin" diyenler... Ülkemizin 1978'deki gibi Maraşlaşmasını, 1993'deki gibi Sivaslaşmasını istemeyenler... Anadolu topraklarının kanı ve göz yaşını ha-ketmediğine inanlar... YOL tv barış ve kardeşlik mesajlarınızı yayınlamaya başlıyor. İster SMS ile, ister elektronik posta veya faks ile adını, soyadını ve mesajını yaz gönder, yayınlayalım! Barışı, kardeşliği isteyenlerin sayısının, savaşı ve şiddeti isteyenlerden çok olduğunu göstermek için gönder mesajını, duysun bütün dünya sesini! Barış hemen şimdi: Silahları susturun, göz yaşlarını dindirin! "

(YOL TV'yi izlemek için teknik bilgiler şöyle: TURKSAT 1C, Frekans: 11996 SR : 2600, FEC: 5/6, Vertikal.Mesajlar için e-mail ile:

<!--

var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';

var path = 'hr' + 'ef' + '=';

var addy85756 = 'baris' + '@';

addy85756 = addy85756 + 'yoltv' + '.' + 'eu';

var addy_text85756 = 'baris' + '@' + 'yoltv' + '.' + 'eu';

( '' );

85756 );

( '' );

//-->n

<!--

( '' );

//-->

<!--

( '' );

//-->

)
 
27.10.2007
Necdet Saraç   

<!--

var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';

var path = 'hr' + 'ef' + '=';

var addy93123 = 'necdetsarac' + '@';

addy93123 = addy93123 + 'birgun' + '.' + 'net';

var addy_text93123 = 'necdetsarac' + '@' + 'birgun' + '.' + 'net';

( '' );

93123 );

( '' );

//-->n

<!--

( '' );

//-->

<!--

( '' );

//-->