Munzur'a İlk kazma vuruldu

Munzur Vadisi’ni yok edecek proje hayata geçiriliyor. Yapılan barajlar insansızlaştırma girişimi olarak görülüyor

Munzur Vadisi’nin sonunu hazırlayan baraj çalışmalarına başlandı. Kitle örgütlerinin karşı çıkışlarını ve uyarılarını dikkate almayan AKP Hükümeti, Munzur Vadisi üzerine kurulmak istenen 8 barajdan biri olan Bozkaya Barajı’nın sondaj çalışmalarına başladı. İl merkeziyle iç içe olan alan içerisinde yapımı düşünülen Bozkaya Barajı Tunceli il merkeziyle Ovacık ilçesi arasındaki geçiş güzergahındaki ilk baraj yeri olması bakımından da özel bir öneme sahip. Bozkaya Barajı’nın yapımı gerçekleşirse kalan 7 barajın yapımının önündeki engel de büyük oranda kalkacak.

Munzur Nehri’nin mevsim koşulları sebebiyle neredeyse bir dereye dönüşmüş olması, barajların mantığının, bir üretime değil bölgenin insansızlaştırılması için yapıldığı kuşkusunu güçlendiriyor. 2007 yılı seçimleri öncesinde CHP merkez yöneticisi Mustafa Özyürek’in mecliste yaptığı bir konuşmada “Munzur Vadisi üzerinde yapılması planlanan 8 barajın bir an evvel yapılması ve terör örgütünün geçiş güzergahlarının kapatılması acildir” şeklinde konuşması Munzur Vadisi’ne yapılmak istenen barajların ‘terörle mücadele’ konsepti çerçevesinde ele alındığının adeta bir göstergesi.

SİT alanı ilan edilmeli

Munzur Vadisi’nin doğal SİT alanı ilan edilmesi için dava açan İHD Tunceli Temsilcisi Barış Yıldırım, vadinin tek kurtuluş yolunun bu olduğunu söyledi. Mahkemeden cevap beklediklerini kaydeden Yıldırım, baraj inşaatı ne aşamada olursa olsun Munzur Vadisi doğal SİT alanı ilan edildikten sonra inşaatın durdurulacağını belirtti. Keşif çalışmalarının başlamasını beklediklerini anlatan Yıldırım, önümüzdeki günlerde Munzur’daki bütün kitle örgütleri ve siyasi partilerin katılımıyla Munzur Vadisi’ne baraj yapımına karşı miting düzenleyeceklerini de sözlerine ekledi.

Munzur yok edilmek isteniyor

Munzur Çevre Derneği Genel Başkanı Ali Burmağıç, Munzur Vadisi’ne baraj yapmanın Munzur’u insansızlaştırma politikalarının devamı olduğunu söyledi. Etkili bir karşı duruş yaratmak için Tunceli Belediye Başkanı Songül Erol Abdil başkanlığında bütün kitle örgütleri ve siyasi partilerin bir arada hareket etmeleri gerektiğini söylediklerini anlatan Burmağıç, ancak istedikleri birlikteliğin sağlanamadığını kaydetti.

16 Şubat’ta Ankara’da İçişleri Bakanlığı önünde Türkiye’nin dört bir yanından gelecek Tuncelililer ile bir araya geleceklerini açıklayan Burmağıç, burada hem köylerine dönme taleplerini hem de Munzur’da yaşama imkanlarının tüketilmemesini dile getireceklerini söyledi. Yerelde de çalışmalar yapılması gerektiğini vurgulayan Burmağıç, Dünya Su Formu’nun yapılacağı gün olan 14 Mart’ta da İstanbul’da bir etkinlik düzenleyeceklerini açıkladı. Munzur Vadisi’nde yapılmak istenen baraj projelerinin hayata geçirilmesi için 1980’lerde insanların göçe zorlandığını anlatan Burmağıç, terörle mücadele adı altında 1994’teki köy yakmalarıyla bölgenin insansızlaştırıldığına dikkat çekti. Munzur’un yaşama alanlarının tüketilmesine karşı mücadele örülmesi gerektiğinin altını çizen Burmağıç, “Sondaj çalışmaları başladı. Sonra da inşaat başlayacaktır. Kritik dönemeçteyiz, seçilecek yeni belediye başkanlarımız ile başından beri önerdiğimiz birliği örmemiz gerek” dedi.

Eylem Lodos - Kemal Özer - Tunceli / EVRENSEL - 07 ŞUBAT 2009