Munzur Vadisi sit alanı olsun
Munzur Vadisi sit alanı olsunTUNCELİ (Cumhuriyet) - Tunceli Barosu avukatlarından Barış Yıldırım, Munzur Vadisi’nin doğal sit alanı ilan edilmesi...
Munzur Vadisi sit alanı olsun
TUNCELİ (Cumhuriyet) - Tunceli Barosu avukatlarından Barış Yıldırım, Munzur Vadisi’nin doğal sit alanı ilan edilmesi için Ankara İdare Mahkemesi’nde dava açtı.
Munzur Vadisi üzerinde yapılması planlanan 3 barajın vadinin doğal yaşamını büyük ölçüde ortadan kaldıracağını belirten Yıldırım, 1518 bitki türünün bulunduğu Munzur’un Sit alanı ilan edilerek korunması gerektiğini söyledi. Yıldırım, Munzur Vadisi’nde 42 bin hektarlık bir alanın 1971’de Milli Park olarak ilan edildiğini ve parkın florasında 43 endemik bitki türü bulunduğuna dikkat çekti. Munzur Vadisi Milli Parkı içerisinde Konaktepe Barajı, Konaktepe 2 ve Konaktepe 2 Hidroelektrik Santralları’nın sondaj çalışmalırının yapıldığını anımsatan Yıldırım, milli parkın “mutlak koruma zonu” olarak ayrılan kısmının yüzde 63.5’inin sular altında kalacağını anlattı.
CUMHURİYET - 20 Mayıs 2008
"Munzur 'Korunma Alanı' Olmalı Yoksa Sular Altında Kalacak"
Tuncelili avukat Barış Yıldırım "Munzur Vadisi'ndeki hidro elektrik santrali ve baraj çalışmaları devam ederse 'doğal miras'ın yüzde 63,5'inin sular altında kalacağını" söyledi. Yıldırım vadinin "sit alanı" olması için başvurularda bulundu.
Bin 518 çeşit bitkinin yetiştiği, çengel boynuzlu keçi, bezuvar isimli dağ keçisi, ur kekliği, kırmızı benekli alabalık gibi vadiye has hayvan türlerini barındıran, bu nedenle de 1971'de Milli Park ilan edilen Munzur Vadisi büyük bir tehdit altında.
Munzur Vadisi Milli Parkı içindeki güzergahta şu anda Konaktepe barajı ,Konaktepe I,II Hidro Elektrik Santrali (HES) etüt ve sondaj çalışmaları yapılıyor, Akyayık, Kaletepe, Bozkaya barajları master plan içinde.
HES Projesinin tamamlanması halinde dört bin 990 hektar büyüklüğünde bir göl meydana gelecek ve bu durumda milli park alanının "mutlak koruma bölgesi" olarak ayrılan kısmının yüzde 63,5'i sular altında kalacak.
Munzur vadisi "1.derecede doğal sit alanı" özelliklerine sahip
Tunceli'li avukat Barış Yıldırım bu nedenle parkın "taşınmaz tabiat varlığı", "1. derecede doğal sit", "koruma alanı" olarak tespit ve tescili için Kültür ve Turizm Bakanlığı'na başvuruda bulunduklarını ve 10 Mart Pazartesi günü Tunceli Sulh Hukuk Mahkemesi'ne dilekçe vererek idari dava süreci başlattıklarını" söyledi.
Yıldırım ayrıca resmi gazete yayımlanmış Dünya Kültürel ve Doğal Mirasının Korunmasına Dair Sözleşme’nin "bilim, muhafaza veya doğal güzellik açısından istisnaî evrensel değeri olan doğal sitler veya kesinlikle belirlenmiş doğal alanlar 'doğal miras' sayılmaktadır" maddesini hatırlattı.
Yıldırım yanı sıra benzer hükümlerin yine Resmi Gazete'de yayımlanmış olan Avrupa'nın Yaban Hayatı Ve Yaşama Ortamlarını Koruma Sözleşmesi ve Biyolojik Çeşitlik Sözleşmesi’nde de bulunduğunu anımsattı. (NZ/GG)
Nilüfer ZENGİN / BİA Haber Merkezi - Tunceli / 14 Mart 2008, Cuma
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.