Melike İLGÜN : Bu yazıyı daha önce defalarca okudunuz
Melike İLGÜN : Bu yazıyı daha önce defalarca okudunuz! “23 Aralık 1930 günü sabahın erken saatlerinde İzmir’in Menemen İlçesi’ni...
Melike İLGÜN : Bu yazıyı daha önce defalarca okudunuz!
“23 Aralık 1930 günü sabahın erken saatlerinde İzmir’in Menemen İlçesi’ni basan bir yobaz güruhu tekbirler getirerek gösteri yapmaya başladı. ‘Biz şeriat ordusuyuz’ diye çığlıklar atan yobazlar önce, kendilerini önlemeye çalışan iki bekçiyi şehit etti. Bağırıyorlardı:
‘Ey ahali din elden gidiyor. Şapka giyen káfirdir. Yakında yine şeriata dönülecektir. Bize kurşun işlemez.’
Yedeksubay Mustafa Fehmi Kubilay, bir manga silahsız askeriyle olay yerine gelip bunları uyardı.
Derviş Mehmet ve adamları, üzerlerine gönderilen Kubilay’a önce ateş ettiler.
Daha sonra ise yerde yaralı yatmakta olan Kubilay’ın üzerine üşüşüp başını kıtır kıtır, oracıkta kestiler.
Gövdeden koparılan Kubilay’ın kesik başını Müftü Camii’nden aldıkları yeşil bayrağın sopasına geçiren yobazlar yine tekbir getirerek ortalıkta dolanmayı sürdürdüler.
Kesik baş ellerindeydi.
Akan kanı avuçlarına akıtıp içtiler.
***
Menemen korkunç bir olay yaşıyordu. Olay yerine gönderilen takviye askeri birlik, yobazların üzerine ateş açtı. Bazıları orada öldürüldü, bazıları yakalandı. Bir bölümü ise kaçmayı başardı.
1930 yılı 23 Aralık günü yaşanan Menemen faciası, genç Cumhuriyet rejiminin 1925 yılındaki Şeyh Sait isyanından sonra yüz yüze geldiği ikinci büyük irtica olayı idi.
Hükümet derhal sıkıyönetim ilan etti. Kaçan sanıklar yakalandı.
General Mustafa Muğlalı başkanlığında kurulan Harp Divanı olaya doğrudan veya dolaylı karışan sanıkları yargılamaya başladı. 18 gün süren yargılama sonunda karar açıklandı.
40 kişi suçsuz görülerek salıverildi. 27 sanık beraat etti. 41 sanık suçlu görülerek çeşitli hapis cezalarına çarptırıldı.
36 kişiye idam cezası verildi. Ancak bazılarının yaşı küçük olduğundan, onların ölüm cezası ağır hapse çevrildi.
28 yobaz 3 Şubat 1931 gecesi Menemen’de idam edildi.
Bazıları, yedeksubay Kubilay’ın başını kestikleri yerde asıldı.
***
Atatürk, Menemen olayına çok kızmıştı. Söylentiye göre Menemen’in haritadan silinmesini emretti. Daha 10 yıl önce Yunan işgali altında inleyen bir ilçede yobazların yarattığı bu olay ve halktan bazılarının bu yobaz sürüsüne alkışlarla destek vermesi, Atatürk’ü çileden çıkarmıştı.
Olayın ardından, şehit edilen yedeksubay Kubilay ve iki bekçinin anısına Menemen’de görkemli bir anıt dikildi. Üzerinde şöyle yazar:
‘İnandılar, dövüştüler, öldüler. Bıraktıkları emanetin bekçisiyiz.’”Bu yazıyı daha önce defalarca okudunuz.
Bu yazı Emin Çölaşan’ın her 23 Aralık günü Hürriyet’teki köşesine türlü kinayelere ve hatta sataşmalara rağmen ısrarla ve kararlılıkla koyduğu yazı…
Bu yazı Emin Çölaşan’ın meşhur Kubilay yazısı…
Bu sene ne yazık ki ve okurlarına ne büyük haksızlık ki Hürriyet’teki köşesinde bu yazıyı yayınlayamayacak Emin Çölaşan.
O yüzden onun hoşgörüsüne sığınarak yazısını bu köşeye koydum.
Bu yıl, özellikle de bu yıl, Emin Çölaşan’ı susturarak herkesin kendileri gibi düşünmesini sağlayacaklarını sandıkları için inadına bu yıl bu yazı bir kez daha okunsun diye…
Melike İLGÜN
gazeteport.com - 19 Aralık 2007
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.