Maraş İçimizde Hala Kanayan Bir Yara...

CHP İstanbul İl Kadın Kolu Başkanı Oya TÜMER'in basın açıklaması:

Maraş’ta örgütlü, karanlık, faşist güçlerle acımasızca gerçekleştirilen vahşi insanlık katliamının üzerinden tam 31 yıl geçmiştir. Tüm insani duyguların unutularak ırkçı, faşist bir gözü dönmüşlükle yüzlerce cana sırf Alevi ve solcu oldukları için kıyanları insanlık asla affetmeyecektir. Vahşice uygulanan bir planla Alevi vatandaşların önceden işaretlenen evleri kundaklanıp yakılmış, ev halkları da çoluk çocuk, kadın ve hamile demeden katledilmişlerdir. Hamilelere işkence edildiği, kundaktaki bebelerin bile boğazlandığı katliama devlet ne yazık ki seyirci kalmış ve müdahale etmemiştir. Tüm dünyanın gözleri önünde bir hafta boyunca süren, kolluk güçleri ve devletin ise seyirci kaldığı vahşetin sonucunda 114 kişi katledilmiş, binlerce kişi yaralanmış, Alevilerin %80’i Maraş’tan göç etmek zorunda kalmıştır. Katliamın birinci derecede sorumluları ise hak ettikleri cezaya bir türlü çarptırılmamışlardır.

Gözü dönmüş ve tüyler ürpertici bir şekilde işlenmiş cinayetlerin nedenleri bunca zamandır ortaya çıkartılmamış ve sorumlularından da hesap sorulmamıştır. Oysa yüzlerce yıldır kardeşçe bir arada yaşayan Alevi ve Sünni canların arasına böylesine nifak sokarak kardeşi kardeşe kırdıran caniler ağır şekilde cezalandırılmalıydı.

Maraş Katliamı, küresel emperyalist güçlerin Türkiye üzerinde oynadığı en büyük oyunlardan bir tanesidir. Maraş olayı Türkiye’yi soldan uzaklaştırıp sağa kaydırma projesinin bir parçasıdır.

Aynı senaryo Sivas’ta, Çorum’da, Malatya’da, Elazığ’da, Erzincan’da, Tokat’ta, Amasya’da da uygulanmak istenmiştir. Hedefteki ırkçı senaryoya göre bu illerde sağ ideolojinin yerleşmesi ancak solun örgütlü gücünün kırılmasıyla sağlanabilirdi.

Diğer illerde pek başarılı olamasa da Maraş’ta solun gücü böylesine bir şiddet ve katliamla durdurulmuştur. Katliam sonunda Maraş’ta sürgünler ve göstermelik mahkeme süreçleri yaşanmıştır. Maraş’taki yargı sürecinde faşist, ırkçı güçler korunup kollanmış ve maalesef ne acıdır ki Maraş Olaylarını kınayanlar ise cezalandırıp görevden alınmışlar, sürgüne yollanmışlardır. Maraş sonrasında gelişen 12 Eylül süreci, Çorum, Sivas, Gazi ve diğer gelişen anti-demokratik süreçlerde yaşanılan yargısız infazlar, faili meçhul cinayetler ve gözaltında kayıplar ise kanayan yaraya tuz basmıştır. Maraş, 12 Eylül faşist darbesine giden yolu açmış, 12 Eylül’ün gelişinde bir utanç sayfası olmuştur. Maraş Katliamı’nın sorumluları olan faşist çeteler ödüllendirilirken mağdur olan Aleviler, solcular ve devrimciler cezalandırılmıştır.

Maraş’taki yargı sürecinde maalesef katiller berat ettirilmiş, yurt dışına çıkışları sağlanmış ve ne yazık ki ilerki dönemlerde kimlik değiştirip meclise dahi sokulmuşlardır. Faşist katliamlar en büyük insanlık suçudur; sevginin, insanlığın yitirildiği, insanın insana merhametinin kalmadığı vahşetlerdir. Yolu sevgi olan, inancı gereği akıl ve bilimin aydınlığından giden Alevilerin mezhebi dostluk, kardeşlik, barış, insanlık ile hak hukuktur. Ve bilinmelidir ki insanlığı hiçbir katliamla yok etmek mümkün değildir.

Evet Maraş’taki yara hala kanamaktadır!

Çözüm ise birlik beraberlik içerisinde dış güçler ve yerli işbirlikçileri tarafından ekilen nifak tohumlarını içimizden bir bir söküp atmakla olacaktır.

Dostluk ve dayanışma içinde örgütlü emekçi sol bir güçbirliğiyle, baskılara boyun eğmeden, kararlılıkla mücadele etmeliyiz. Ciğerlerimizi yakan zulümlerin içimizde unutulmaz acılara dönüştüğü böylesi katliamların bir daha asla yaşanmamasını diliyoruz. Masumların, mazlumların bundan böyle ezilmediği, herkesin insanca kalarak, kardeşçe yaşadığı bir Türkiye’nin özlemini çekiyoruz. Biz CHP İstanbul İl Kadın Kolu olarak Maraş’taki insanlık vahşetini nefretle kınıyor,  demokratik devrimci bir sol anlayışla tüm insanların bir arada kardeşçe yaşamasını arzuluyoruz.

Bu duygu ve düşüncelerle Maraş olaylarında yaşamlarını yitiren tüm Canları saygıyla anıyoruz.

Oya TÜMER
CHP İstanbul İl Kadın Kolu Başkanı

KAYNAK : Alevihaber.com - 24 Aralık 2009