Malatya Arguvan Türk Alevi Kızık Köyü Kış Yarısı Geleneği

Malatya Arguvan Türk Alevi Kızık Köyü Kış Yarısı Geleneği

Orta Asya’dan kendileri ile birlikte taşıdıkları ve Anadolu’ya yaydıkları geleneklerimizden biri olup kışın yarı olduğunu ve köylülerin kendi yiyecekleri ve hayvanlarının yemlerini buna göre belirledikleri eğer kış iyi

A+A-

Öz oğuz boyundan gelen köylülerimiz Orta Asya’dan kendileri ile birlikte taşıdıkları ve Anadolu’ya yaydıkları geleneklerimizden biri olup kışın yarı olduğunu ve köylülerin kendi yiyecekleri ve hayvanlarının yemlerini buna göre belirledikleri eğer kış iyi giderse memnunluklarını dile getirirler. Bu etkinlik köylülerimizin barış içinde yaşamasını ve sosyal bir gelenek olarak bunun işbirliği içinde sürdürülmesini sağlamaktadır. Kış mevsimi genellikle 90 gün olarak hesaplanır. Ancak miladi takvim değil de hicri takvime göre yada son hesap diye adlandırılır. 13 Aralık – 13 Mart arasıdır. Kış yarı Ocak ayının son haftası gerçekleştirilmektedir.

arguvan-kizik-kisyarisi2.jpg

Köyümüzde de gençler bir araya gelerek büyüklerimizden gördükleri duydukları geleneklerimizi yerine getirmek, eğlenmek, gezmek ve hatta küçükte olsa toplumsal dayanışmayı sağlamak amacıyla yapılan eğlencelerin tümü kış yarısı eğlenceleridir. Köyümüzde kış yarısı kutlamaları yakın tarihe kadar çok iyi bir şekilde organize edilip geniş kapsamlı kutlamalar organize edilmiştir. Bu kutlamalar bir nevi tiyatro gösterisi gibi fakat salonda değil de tamamen köy içersinde ve halka açık bir şekilde belli bir oyun belirlemeksizin o anda oluşan konuya göre yapılan bir sunu şeklidir. Köylüler toplanır özelliklede işin tamamen organizasyonunu yapacak olan gençlerden bir gurup tüm köyü dolaşarak kış yarı yapılacağı günü bildirir. Bir gurup davulcu, zurnacı temin eder başka bir gurup ise şenliklerde oyuncuların giyecekleri kıyafetlerini temin ederler.

arguvan-kizik-kisyarisi3.jpg

Kış yarı şenliklerinde görev alacak olanlar sabah erkenden büyük bir köy odasında toplanırlar. Görevler olarak beş altı kız, iki koca, üç Arap, bir deve, bir deveci ve iki it oluşturulur. Bunlara bir hak toplayıcısı heybe omzunda ve yardımcısı eklenir. Bu ekip davul zurna eşliğinde odadan çıkarlar. İtin anlamı hayvancılıkla geçindiklerini işareti ve güvenlik içindir. Araplar güvenlik için öncü ve ekibin koruyucularıdır. Kocalardan yaşlısı aşiretin yani göçerin büyüğüdür, ikinci koca organizatördür ve yardımcıdır. Deve göçerliği, deveci döşünde bayrağı ile kim olduklarını ve göğsünde bayrağa saygıyı temsil eder. Kızlar erkek olup temsilen genç kız elbiseleri giyerler. Kocalar şalvar, aba, potin, işlik, baston ve kafalarına kalpak yerine içi oyulmuş kabak geçirirler. Araplar şalvar, palto, kefiye, palaska, bıçak, sopa kullanırlar ve yüzlerini boyarlar. İtler koyun veya keçi derisi sırtına giyer ve elinde iğne veya çöğür bulunur. Deve, deveye benzer temsili yapılmaktadır, deveci sakallı şapkalı ve döşünde bayrak asılıdır.

Önce köy meydanında davul zurna eşliğinde halaylar çekip oyun oynarlar. Ondan sonra köyün bir tarafından başlayarak halayla birlikte köyü dolaşırlar. Dolaşma sırasında hakçılar tek tek evleri dolaşarak kış yarı için hakkuldak toplarlar. Toplayıcılar kim az kim çok verirse versin Allah kabul etsin der. Hakkullah veren ailenin gençleri guruba katılır yaşlılar ise köy meydanına giderler. Köy sokaklarında dolaşırken göçer ekibine gençler saldırırlar, genellikle gelinleri kaçırmalar olur. Araplar ve itler dikkatli olup gençleri gelinlerden uzak tutmaya ve güvenliği sağlamaya çalışırlar. Köyde mevcut un, bulgur, buğday, yağ, odun, para ne verirlerse köylülerin verdiği tüm yiyecekler bir araya toplanarak harman edilir. Fazlası satılır. Göçer aile köy meydanında bir orta oyunu oynarlar. Bir gelini anlaşmalı olarak köylüler kaçırır. Araplar gelini ararlar ve bulunca yaşlı kocanın huzuruna getirirler. Geline; cezan çok büyük niçin Allah’ın emri dururken gizlice kaçma yolunu seçtin der. Yaşlı kocaya köylüler rica ederler, kızın affını dilerler. İsterse kızı kaçıran genç için evlenme teklif edip Allah’ın emri ile kızı isterler. Satılan ürünlerin parasıyla ve bağışlanan parayla küçükbaş/büyükbaş hayvan satın alınır ve akşam hayvanlar kesilerek kelle paçası, ciğeri, böbreği, derisi açık artırmayla satılır. Akşam yemek pişirecekler ve yapılacak yemekler belirlenir. Genellikle etli pilav ve kızartma yapılır. İkinci gün sabah erkenden kalkılarak yapılacak yemekler için ateşler yakılır kazanlar dizilir ve öğlene kadar yemekler hazır olur. Yemek duası okunur ve her kişiye bir kelgür vermek suretiyle yemek tüm köylüye eşit olarak dağıtılır. Misafirlere hangi ailede ise o aile mevcudu gibi yemek verilir. Böylece kış yarı şenliği tamamlanmış olur. Hakkullah: Toplanacak veya hanelerin verdiği her şey, Hak için verilen Kelgür : Kevgir, Kazandan yemeği dağıtmak için kullanılan çok büyük kepçe

Kaynak , Hazırlayan ve Derleyen:

Muharrem KARAKUŞ
Mehmet ARI

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
İlgili Haberler