Madımak Yangını Sönmüyor
Madımak Yangını SönmüyorSivas'ta 2 Temmuz 1993'te 35 aydın ve sanatçı yakılarak öldürüldü. Tarihe Madımak Katliamı...
Madımak Yangını Sönmüyor
Sivas'ta 2 Temmuz 1993'te 35 aydın ve sanatçı yakılarak öldürüldü. Tarihe Madımak Katliamı olarak geçen olayın üzerinden 16 yıl geçmesine rağmen, katliamın arkasındaki güçler aydınlığa çıkarılmadı. Alevilerin Madımak’ın müze olması yönündeki talepleri ise hala beklemede.
2 Temmuz 1993 Sivas’ta Pir Sultan Abdal Şenlikleri için şehre gelen aydın ve sanatçıların kaldığı Madımak Oteli, örgütlenmiş gruplar tarafından sarıldı. Kısa sürede Madımak Oteli'nin önünde toplananların sayısı 10 bini aştı. Tekbir getiren ve sloganlar atan grup, önce otelin önünde bulunan araçları, ardından da oteli ateşe verdi. Kuşatma yaklaşık yedi saat sürdü. Otelin içinde çoğu Alevi aydın ve sanatçı 35 kişi yanarak veya dumandan boğularak yaşamını yitirdi. Aralarında Aziz Nesin’in de bulunduğu 51 kişi de olaylardan yaralı olarak kurtuldu. 2 Temmuz, tarihe "Madımak Katliamı" olarak yazıldı.
ANA DAVA YEDİ YIL SÜRDÜ
Madımak Katliamı'ndan sonra, 124 sanık hakkında Ankara 1 No’lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde, "laik anayasal düzeni değiştirip din devleti kurmaya kalkışma" suçlamasıyla dava açıldı. 1993 yılında başlayan yargılama üç kez Yargıtay'da bozulduktan sonra 7 yılda karara bağlandı. 34 kişi ağırlaştırılmış müebbet, 4 kişi müebbet, 15 sanık ise 5 ila 20 yıl arasında değişen ceza aldı. 14 kişi ise beraat etti. Dönemin Sivas Belediye Başkanı olan ve olaylar sırasında provokatif konuşmalar yapan Temel Karamollaoğlu, "görevi ihmalden" yargılandı. Milletvekili seçilen Karamollaoğlu, dokunulmazlıktan yararlandı ve vekilliği bittikten sonra zamanaşımı nedeniyle yargılanmaktan kurtuldu. Ana davada sanıkların avukatlığını ise Refahyol iktidarında bir dönem Adalet Bakanlığı da yapmış Şevket Kazan üstlenmişti.
ERÇAKMAK HALA FİRARİ
Sanıklardan olayların büyümesine neden olan Cafer Erçakmak'ın da aralarında olduğu yakalanamayan 7 kişinin dosyaları 2004'te ana davadan ayrıldı. Dönemin Refah Parti Belediye Meclis Üyesi olan Cafer Erçakmak, olayların provokatörü olarak gösterilmiş, Aziz Nesin'e yönelik "O adamı kurtarmayın bırakın münafıklar yansın" diye bağırmıştı.
Erçakmak hala aranıyor. Bir diğer sanık İhsan Çakmak'ın İstanbul Belediyesi Ulaşım A.Ş’ye bağlı Güngören metro durağında gişe memuru olarak çalıştığı, aranan diğer sanık Muhammet Nuh Kılıç'ın Almanya'da dönercilik yaptığı ortaya çıkmıştı. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada ise, savcı 2008’de ilginç bir talepte bulundu. Savcı davanın zamanaşımından düşmesini istedi. Talep kabul edilirse, bulunamayan sanıklar ceza almadan kurtulacak. Dava hala sürüyor.
YARGILAMA VİCDANLARI TATMİN ETMEDİ
Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Fevzi Gümüş ise katliamın üzerinden geçen 16 yılın sonunda katliamla ilgili yargılamaya dikkat çekiyor:
"Çok açık ki siyasi iktidarların duruşu ve kimliği ile yargı bir biçimde etkilendi. Bu davanın sanık avukatlığını bir Adalet Bakanı olan Şevket Kazan yapmıştı. Bu durumda yargının tarafsız davranmasını beklemek mümkün değil. Görevi gıyabi olan sanıkları bulup yargı önüne çıkarmak olan savcı bile zamanaşımı isteyerek, sanıkların aklanması gibi bir hukuksal tasarrufta bulunuyor. Dolayısıyla kamuoyunun vicdanını tatmin edecek bir yargılama süreci yaşanmadı."
Bu arada, TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı da konuyla ilgili bir yazılı açıklama yaparak, “Madımak Oteli’ndekileri öldürenlerle, bugün otelin, yitirdiğimiz aydınların anısını yaşatacak bir kültür merkezine, bir müzeye dönüşmesinin önünde duran zihniyet aynı. Biz bunu biliyoruz” dedi.
16 yıldır Aleviler ‘müze olsun’ diyor
KATLİAMIN yaşandığı mekan olan Madımak Oteli'nin 'Kardeşlik ve Barış Müzesi' olması talebini Aleviler, 16 yıldır dillerinden düşürmedi. Buna rağmen, Madımak Oteli'nin alt katı katliamdan birkaç yıl sonra kebapçıya yapıldı. Şubat 2009'da kebapçı boşaltıldı. Madımak Oteli ise 2009'un başında sahibi tarafından Hürriyet emlak sitesinden 9 milyon avronun üstünde bir fiyata satışa çıkarıldı. Daha sonra fiyatta indirime gidildi ancak otel satılmadı. Alevilerin "Madımak kamulaştırılarak müze olsun" taleplerini devlet yetkilileri, fiyatın yüksekliğini gerekçe gösterdi. Hükümet Madımak'la ilgili formül arayışında. Otelin tamamını değil, boşaltılan kebapçının yerinin anı evi, kütüphane, kültür evi veya müze olması gündemde. Devlet Bakanı Faruk Çelik’in, çalışmaların katliamın yaşandığı güne kadar yetişeceği yönündeki açıklamalarına rağmen, çalışmaların 2 Temmuz'a yetişmeyeceği ortaya çıktı. Madımak'la ilgili belirsizlik katliamın üzerinden 16 yıl geçmesine rağmen hala sürüyor.
OZAN BİLİR / BirGün - 1 Temmuz 2009
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.