Kartlar yeniden karılırken
Kartlar yeniden karılırkenHALUK ŞAHİN / RADİKALSiyaset dünyasında beklenmedik şeyler oluyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın fazlasıyla milliyetçi...
Kartlar yeniden karılırken
HALUK ŞAHİN / RADİKAL
Siyaset dünyasında beklenmedik şeyler oluyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın fazlasıyla milliyetçi bir söylem tutturması, CHP lideri Deniz Baykal’ın çarşaflı kadınlara parti rozeti takması, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin Alevilere kucak açması gibi.
Bunları nasıl okumak lazım? Bunlar yalnızca yerel seçimlerin yaklaşması dolayısıyla atılmış taktik adımlar mı? Yoksa arkasında daha derin, hatta stratejik nedenler olabilir mi?
Ben, bir süredir herkesin ezberine nakşedilmiş olan siyaset destesinin yeniden karılmaya başlandığı kanısındayım. Partiler ve bayraklar gerçekten hareket halinde... Bu değişimin ne gibi sonuçlar verdiğinin ilk belirtisini 30 Mart sabahı seçim sonuçlarına baktığımızda söyleyebileceğiz.
Çok yakın tarihlere kadar yapılmış olup ve AKP, CHP, MHP’nin bir buçuk yıldır hemen hemen aynı noktada durduklarını gösteren kamuoyu araştırmalarını iki türlü değerlendirebilmek mümkündü:
1) AKP oyları sanıldığı kadar kolay erimiyor;
2) Ama bu oylar yükselmiyor da. 22 Temmuz’da zirve yapmış olabilir.
Aynı şey CHP oyları için de geçerli.
CHP lideri Baykal’ın çarşaflı üye alma gösterisini bu çerçeve içine koyduğumuzda, bir huruç hareketinden söz edilebilir. Baykal muhafazakârlaşan Türkiye’de dışarıya açılmadan fazla yol alınamayacağını nihayet fark etmişe benziyor. Belli ki, tabanın yeniden, tıpkı Ecevit zamanında olduğu gibi, genişletilmesi gerek...
Bu jest böyle mi yapılmalıydı? İnandırıcı olabilecek mi? Bunlar işin ilkesiyle değil, uygulamasıyla ilgili sorular. İlke doğru.
MHP’nin Alevi açılımı da aynı şekilde değerlendirilebilir. MHP’nin oy depoları ile Alevilerin yoğun olduğu bölgeler orta Anadolu’da yanyana ve iç içedir. Bu iki kesimin geçmişteki olaylarda karşıtlaştırılması büyük acılara neden olmuştur. MHP’nin açılımı, içi doldurulabilirse, en azından o bölgeyi rahatlatacaktır. Bu da doğru bir şey.
AKP’nin milliyetçi mevzilere doğru atak yapmasını, hatta bazı sloganlarıyla MHP’nin bile sağına geçmesini bir yazımda şöyle açıklamıştım: Anayasa Mahkemesi kararları ile AKP’nin manevra alanı iyice daraldı. Klasik gündeminde yol alabilmesi mümkün değil. Sola yönelemeyeceğine göre, gidebileceği yön olarak Türkiye’de en bereketli konu olan ucuz milliyetçilik kalıyor. Mantıki bir sonuç.
Yerel seçimler öncesinde deste yeniden karılırken birbirine benzemez kartların yanyana düşmesi bir raslantı değil kısacası. Siyaset sosyolojisi açısından ilginç ve önemli nedenleri var bunun.
Çarşaflı CHP’li, elinde sazıyla Alevi MHP’li ve Bozkurt amblemli AKP’li... Alışkın olduğumuz birliktelikler değil bunlar...
Tabii, aynı zamanda, parti kimlikleri açısından hassas operasyonlar.
Şimdi bir tek, Kürt kartının yanına hangi kartların konacağı belli değil. Önümüzdeki günlerde bazı partilerden o konuda da şaşırtıcı çıkışlar bekliyorum. Zamanıdır.
HALUK ŞAHİN
<!--
var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';
var path = 'hr' + 'ef' + '=';
var addy94728 = 'sahinha' + '@';
addy94728 = addy94728 + 'yahoo' + '.' + 'com';
var addy_text94728 = 'sahinha' + '@' + 'yahoo' + '.' + 'com';
( '' );
94728 );
( '' );
//-->n
<!--
( '' );
//-->
<!--
( '' );
//-->
RADİKAL - 22 Kasım 2008
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.