İkinci bir Sivas yaşanabilirdi
İkinci bir Sivas yaşanabilirdiDinci Vakit gazetesinin hedef gösterdiği ünlü piyanist İdil Biret ve dinleyiciler Alperen Ocakları üyelerinin saldırısından...
İkinci bir Sivas yaşanabilirdi
Dinci Vakit gazetesinin hedef gösterdiği ünlü piyanist İdil Biret ve dinleyiciler Alperen Ocakları üyelerinin saldırısından son anda kurtuldu
TEKBİR GETİRİP, AFİŞLERİ YAKTILAR
Dünyaca ünlü piyanistimiz İdil Biret, Topkapı Sarayı’nda dün akşam verdiği konser öncesi, 50 kişilik Alperen Ocakları üyesi dinci faşistin saldırısına uğradı. Saray önünde konser afişlerini yakan grup, sık sık “Alperenler burada şarapçılar nerede”, “Bir gece ansızın gelebiliriz” sloganlarını atarak tekbir getirdi. Biret, konser alanına arka kapıdan alındı. Grup, konser çıkışında dinleyicilere de sopalarla saldırdı.
‘İKİNCİ BİR SIVAS YAŞANABİLİRDİ’
Konserden sonra İdil Biret’i taksiyle kaçıran eşi Şefik Büyükyüksel, Vakit’in karalama yayınlarına tepki göstererek “İkinci bir Sıvas yaşanabilirdi” dedi. Saldırganlardan “reis” olduğu ifade edilen bir kişinin gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılması dikkat çekti. Gruptakiler, bölgeden ayrılırken “Reisi bırakmasalardı linç ederdik. Keşke birini yakalasaydık” dedi.
Konsere tekbirli saldırı
Topkapı Sarayı’nda konser veren İdil Biret, Vakit gazetesinin kışkırttığı bir grubun saldırısına uğradı
Dünyaca ünlü piyanistimiz İdil Biret, Topkapı Sarayı’nda dün verdiği konser öncesi dinci Vakit gazetesi tarafından kışkırtılan bir grup Alperen Ocağı üyesi dinci faşistin saldırısına uğradı. Konser öncesi ve sonrası saldırılarını sürdüren grup polisin müdahalesiyle durdurulabildi. Saldırı sırasında İdil Biret’i taksiyle kaçıran eşi Şefik Büyükyüksel, “İkinci bir Sıvas yaşanabilirdi” dedi.
Biret dün saat 20.00 sıralarında Topkapı Sarayı 1. Avlusu’nda The Whitehall Orchestra’yla birlikte konser vermek üzere Topkapı Sarayı’nın Sultanahmet girişine geldi. Bu sırada girişte bekleyen yaklaşık 50 kişilik bir grup tekbir getirerek konserin afişlerini yakmaya başladı. Ortamın gerginleşmesi üzerine Biret, eşi Şefik Büyükyüksel ve yakınları tarafından taksiyle kaçırılarak arka kapıdan konser alanına getirilmek zorunda kaldı. Büyükyüksel, Vakit’in karalama yayınlarına dikkat çekerek, İdil Biret için Atatürk’ün sanatçısı anlamına gelen “malum sanatçı” ifadelerini kullandığını da söyledi. Konser sırasında da Topkayı Sarayı girişinde bekleyen saldırgan grup, sık sık “Alperenler burada şarapçılar nerede”, “Bir gece ansızın gelebiliriz” sloganlarını atarak tekbir getirdi. Konserin bitiminde gruptakiler sopalarla dinleyicilere saldırdı. Polis, grubun ‘reis’ diye hitap ettiği bir kişiyi gözaltına aldı. Polisle grup arasında yapılan pazarlık sonrası gözaltına alınan kişi serbest bırakıldı. Sultanahmet’ten ayrılan gruptakilerin, “Reisi bırakmasalardı linç ederdik. Keşke birini yakalasaydık” dedikleri duyuldu. Vakit önceki gün ve dün yaptığı yayınlarda konsere yönelik karalama kampanyası başlattı. Vakit önceki gün, “Bir ülke böyle yıkılır” başlığıyla verdiği manşetinde, konseri haberin ikinci spotuna yerleştirerek, “Yarın akşam Topkayı Sarayı 1. Avlu’da caz konseri yapılacak. Konser duyurusunda, Osmanlı İmparatorluğu döneminde askerlerin cepheye Kuran okuyarak uğurlandığı saray avlusuna şarap getirilmesi çağrısında bulunuluyor” ifadelerine yer verildi.
CİHAN ORUÇOĞLU - Cumhuriyet 12.07.2009
Bakan Günay sert konuştu: Olay mide bulandırıcı
Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Vakit gazetesinin provokasyonu sonucu, Alperen Ocakları’na üye oldukları iddia edilen yaklaşık 50 kişilik bir grubun, “içeride şarap içiliyor” gerekçesiyle, dünyaca ünlü piyanist İdil Biret’in konser verdiği Topkapı Sarayı önünde, konser afişlerini yakarak olay çıkarmalarını, “mide bulandırıcı” olarak değerlendirdi.
Kültür ve Turizm Bakanı Günay, olayla ilgili yaptığı açıklamada, saldırganlara sert tepki gösterdi. Olayın sadece konseri izlemeye gelenlere karşı saygısızlık değil, “İstanbul’un imajına, Türkiye’nin imajına karşı da büyük bir haksızlık” olduğunu söyleyen Günay şunları dedi: “Türkiye’yi hem geleneksel, hem de çağdaş bütün değerleriyle bütün dünyaya tanıtmaya çalışıyoruz, gelişen bir dünya ülkesi olarak. İstanbul Avrupa Kültür Başkenti Projesi içinde dünyaya tanıtmaya ve hazırlamaya çalışıyoruz. Böyle kendini bilmez bir grup, gereksiz nedenlerle, saçma sapan nedenlerle gösteri yapmaya çalışıyor. Küçük bir topluluk bile olsa bu can sıkıcı ve mide bulandırıcı bir davranıştır.” Bakan Günay, saldırganların kamera kayıtlarına alınarak, fotoğraflarının çekildiğine işaret ederek, “Bu kişilerin hukuk önünde hesap vermenin eşiğinde olduklarını düşünüyorum” diye konuştu.
MADIMAK BENZETMESİ: “ALLAH ESİRGESİN”
Bakan Günay, olayın “Türkiye’de ikinci Sivasların yaşanabileceği” sorusunu akıllara getirebileceği yönündeki yorumlara ise, “Allah esirgesin, kesinlikle böyle bir şey yok” yanıtını verdi.
Milliyet - 12.7.2009
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.