Her meyvenin kurdu kendi içindedir..
Alevilik, homojen ve kominal yaşam tarzının yaşandığı köyler idi. Günümüzde Alevi köylerinin çok büyük bir kısmında Alevilik yok olma noktasına gelmiş. Devletin, köylerdeki okul veya köy konağının Cem'evine dönüştürülmesine olan suskunluğu veya nedeni asimilasyonun rahatlıkla yürütülmesine olanak sağlaması. Çünkü günümüzdeki Cem'evleri cenaze hizmetlerinin yapıldığı, 40 yemeklerin yenildiği, Kuran okunan manaresiz camiler haline dönüşmüş. Hakk'a uğurlama, helallık almalarda okuyanın da dinleyenin de anlamadığı, bilmediği Kuran okunmaktadır.
Kimi sözde Alevi, Kuran‘ı türkçe okuyarak devrim yaptığını sanmakta ve yüksek sesle de bağırarak “ Fatiha suresinide türkçe okuyacağım..”Bazı vatandaşlar da bundan son derece mutlu oluyorlar. Öte yandan sınıf bilincinde olan sebep sonuç iliklerini sorgulayanların Hakk‘a uğurlama Erkan‘larında Kuran okunmasın, onun yerine Gulbank’lar, saz veya Çura eşliğinde Devriye-Şatiye‘ler okunsun denildiğinde bir çok Alevi ayağa kalkmakta, “nasıl olur da Kuran okunmaz, adamı mundar göndereceksiniz..” söylemleri.
Son dönemlerde mahalle baskısından mı? Devlet politikasından mı? uygulanan ekonomik sorunlarından mı? bu kadar Kuran‘a sahiplenmeye kalkışanların çok büyük bir kısmı okunan Fatih‘a suresi ile Yasin suresinin ne anlama geldiğini bilmedikleri halde el açıp amin dedikleri veya ellerini açıp sadece dudaklarını oynatıyorlar. Elbette bilmemeleri kadar doğal bir şey yoktur. Çünkü Alevidirler, kendi inançları gereği Gülbang‘ları, Erkan‘nameleri var. Bazı Erkan‘larda Gülbang okunurken ellerini kalplerinin üzerine koyan insanlara garip garip bakmaktadırlar. Buda nereden çıktı dercesine.
Devletin yıllardır sürdürdüğü asimilasyon politikasına günümüz Alevi kurum başkanları yöneticileri sadece bir açıklama ile karşılık verdiklerini, bu açıklamayla asililasyonun durdurduklarını sanıyorlarsa kendilerini kandırıyorlar. Açılıştan açılışa koşarak, televizyonlarda canlı telefon bağlantısı için sıraya geçeceğinize, protokolde yer yarışı yapacağınıza kurumlarınızla ilgilenin, üyelerinize gidiniz. Kurumlarınızın büyük bir kısmı içi boşalmış mekanlar haline dönüşmüştür.
Taliplerin köylerini görmeyen, sorunlarını dinlemeden, ikrarlıyı ikrarsızı ayırmadan erkan yürüten Pir‘lere de söylenecek sözüm var. Sizlerden rica ediyoruz ne olursunuz önce sizler yılda bir defa Mürşid‘inize gidip özünü Dar’a çekip görgüden geçiniz, ailenizle, komşularınızla barışık olunuz ve sonra da taliplere giderek yukarıda sıraladığımız sorunları gidererek Cemler yapın eğitimler verin. Yolun gereği, görgüden geçmeyen Pir ‘‘talibi görgüden geçiremez‘‘
Bu arada iki sözüm Alevi entellektüellerine, oturduğunuz yerden mangalda kül bırakmamaktansa Alevi köylere, mahallelere veya sokağa çıkın yaşananları yerinde görünüz insanların dinleyerek , Yol nedir, Erkan nedir?, Müsaiplik nasıl olunur, İkrar kime verilir, Düşkünlük-Müşkünlük nedir ? Cem nasıl tutulur, Semah nasıl dönülür, Lokmanın üstü neden kapalı tutulur, 12 Hizmet, Zakirlik, Dört kapı kırk makam ve Rıza Şehri hakkında bilgileri kaynağından dinleyerek kaleme alın.
Saygılarımla,
Kazım DURSUN
YAZIYA YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.