EDP'de 'evet' istifası

EDP'de 'evet' istifası

EDP'de 'evet' istifası NEVAL Oğan Balkız, Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (EDP) referandum için aldığı ‘evet’ kararı...

A+A-

EDP'de 'evet' istifasıEDP'de 'evet' istifası

NEVAL Oğan Balkız, Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (EDP) referandum için aldığı ‘evet’ kararı nedeniyle Genel Başkan Yardımcılığından ve partiden istifa etti.

NEVAL Oğan Balkız, Eşitlik ve Demokrasi Partisi’nin (EDP) referandum için aldığı ‘evet’ kararı nedeniyle Genel Başkan Yardımcılığından ve partiden istifa etti. Referandum’da ‘hayır’ oyu vereceğini duyuran Balkız, “Anayasa değişikliği düzenlemeleri; demokratikleşme amaçlarından ve gereklerinden uzak, siyasal sistemde özgürlük ve eşitlik anlamında herhangi bir olumlu etki yaratmaksızın, dikkatle seçilmiş, belirli bir değişim amacı taşıyor” değerlendirmesini yaptı.

EDP Parti Meclisinin 17 Ağustos tarihinde aldığı ‘referandumda evet’ kararına muhalif kalan, 18 Ağustos tarihinde de Ulusal ve Uluslararası Hukuk Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığından ve partiden istifa eden Neval Oğan Balkız, dün yazılı bir açıklama yaparak, “18 Ağustos 2010 tarihinde Eşitlik ve Demokrasi Partisinden ve üstlenmiş olduğum tüm görevlerden istifa etmiş olduğumu, açıklama gereği hasıl olmuştur” dedi.

Balkız anayasa değişikliği için referandumda evet çıkması halinde “Türkiye’de demokrasi, seçimlere biçimsel katılım düzeyi ile sınırlı kalmayı sürdürecek; yeni demokratik süreçlerin kontrolden çıkıp, solun gereğinden fazla toplumsal güç elde etmesine olanak vermeyen bu yapı, ‘yönetilemezlik’ halinde bir alternatif olarak ordunun hazırda beklemesini de, sistemin parçası kabul etmeye devam edecek; daha geniş halk katılımını ve daha fazla sosyal adaletin temelini oluşturan toplumsal reform, gündemden tamamen uzaklaşacak, toplumsal reformsuz tek başına bir biçimsel demokrasi de, ekonomik eşitsizliği artıracağı için toplumdaki eşitsiz erk paylaşımını yoğunlaştıracaktır” dedi. Böyle bir biçimsel seçim demokrasisinde sivilleştirilmiş muhafazakar bir rejimin, açık otoriter bir rejimin karşılaşabileceğinden daha az halk direnişiyle karşılaşacağı için; daha fazla zarara uğramadan acı, hatta daha baskıcı toplumsal ve ekonomik politikalar izleyeceğini, ilerici reformları engelleyip, statükoyu korumaya devam edeceğini de kaydeden Balkız, “Mevcut siyasal yapı, ekonomik statükonun korunmasını sağlayan hakim muhafazakar partiler yaratmayı sürdürecektir. Ekonomik büyüme hedefli neoliberal politikalar devam edecek, daha az ayrıcalıklı olan insanların ekonomik sıkıntıları artacak, global sermaye ve rekabetçi rüzgarları kısa vadeli ekonomik krizlerin yapısal etkilerini arttıracaktır. Yeni bir anayasayı demokratik meşruiyeti daha yüksek koşullar altında yapma ihtimali’ belirsiz süreliğine ortadan kalkmış olacaktır” dedi.

Ankara / EVRENSEL - 11.09.2010

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.