Zorunlu Din Dersleri Kaldırılsın! Tüm Ezilen Ulus, Milliyet ve İnanç Kesimlerine Tam Hak Eşitliği!

"Demokratik Haklar Federasyonu Basın Açıklaması

Emperyalizmin Türk hâkim sınıfları eliyle hayata geçirdiği bir askeri operasyon olan 12 Eylül 1980 Askeri Faşist Cuntası’yla hayata geçirilen “zorunlu din dersi” uygulaması, ülkemizin emperyalizme doğal kaynaklarıyla, emeğiyle, birikimiyle peşkeş çekilmesinin önemli adımlarından birisi olagelmiştir.

Bu uygulama, günümüzde de özellikle hâkim nüfus grubunu oluşturan Sünni kesimin dışında kalan azınlık inanç grupları üzerinde ciddi bir asimilasyon ve baskı unsuru olarak sürdürülmektedir.

Öte yandan, bugün Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığı eliyle hayata geçirilen “Sünni din eğitimi”nin, bilim insanlarının Halk İslamı olarak tanımladıkları ve kendisini Sünni olarak tanımlayan yurttaşların hemen tamamının yaşatmakta olduğu yaygın halk inançları üzerinde de ciddi bir baskı ve asimilasyon unsuru olduğu da ifade edilmelidir.

“Zorunlu Din Dersi” Kişi İnanç ve Düşünce Özgürlüğüne Aykırıdır!

Çocuklarımıza, küçük yaşlarından itibaren üniversite dönemine kadar ezberletilen bu tek yanlı “devletleştirilmiş Sünnilik”, çocukların kişisel gelişimlerinde onları manipüle ettiği gibi, kişinin çağdaş, modern, toplumcu ideallerin özü olan bilimsel düşünceye de yabancılaşmasını beraberinde getirmektedir.

Öte yandan, zorunlu din dersleri, Sünni yurttaşların çocuklarını olduğu kadar, Sünni olmayan yurttaşların çocuklarının da anne ve babalarından görüp öğrendikleri dinsel tutum ve davranışları hiçe sayan, bu anlamıyla toplumsal geleneği inkâr eden ciddi bir asimilasyon unsuru durumundadır.

Birey, kendi inanç ve düşüncelerini, hür iradesiyle değerlendirebilmeli ve yeterli bilimsel bilgiyle donanmış olarak tercihlerine yön verebilmelidir.

Ancak emperyalizmin ve uşaklarını sömürü ve zorbalık saltanatı altında kıvranan ülkemizde, bilimsel eğitim ve hür irade ortadan kaldırılmış durumdadır.

“Zorunlu Din Dersi”, Emekçi Yığınların Kontrol Altında Tutulmasına Hizmet Eden Gerici Bir Uygulamadır!

Son noktası günümüz ekonomik ve sosyal yeniden yapılandırma süreci olan 24 Ocak ekonomik kararlarının sopa zoruyla ülkemiz işçilerine, köylülerine, emekçilerine ve ezilenlerine kabul ettirilmesinin adı olan 12 Eylül 1980, bilinçli bir şekilde feodal gericiliği de palazlandırmıştır.

İşçileri, köylüleri ve emekçileri, din sömürüsüyle de kontrol altına almak isteyen emperyalizm ve uşakları, emperyalizm işbirlikçisi tarikat örgütlenmelerinin önünü açarken, bir yandan da devlet eliyle camiler yapmaya, Kur’an kursları açmaya, İmam Hatip Liseleri’ni çoğaltmaya ve zorunlu din dersi uygulamasıyla da küçük yaştan itibaren bireylerin bilinçlerini bulandırmaya bir devlet politikası olarak bakmışlar ve hayata geçirmişlerdir.

AKP hükümeti, bu 30 yıllık sürecin hem bir ürünü hem de günümüzdeki başarılı bir öğrencisidir.

AKP hükümeti, efendileri olan ABD ve AB emperyalistlerinin, liberal muhafazakar söylemlerini, ülkemizdeki özgün adıyla, “açılım” adı altında sürdürmekte ve emekçilere, ezilenlere adeta kan kusturmaktadır.

İşçilere, köylülere ve emekçilere “sendikal haklar” ve “iş” açılımının sonu bitmeyen küresel kriz, işsizlik, pahalılık iken Kürtlere "barış ve özgürlük" açılımının sonu da imha ve tasfiyeye evrilmiştir.

Beri yanda ise Alevilere özgürlük ve demokrasi açılımının sonu da büyük yaygaralar koparılan Alevi Çalıştayları neticesinde, şimdi aymaz bir ikiyüzlülükle dayatılan zorunlu din dersleri uygulamaları ile Alevi yurttaşların demokratik hak taleplerinin reddidir.

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin (PSAKD) Haklı ve Meşru Mücadelesini, Dün Olduğu Gibi Bugün de Sahipleniyoruz!

AKP hükümetinin, Alevi cephesindeki imha ve inkâr saldırılarına, son iki yılda kitlesel şekilde direnen Alevi yurttaşlarımızın ve onların temsilcileri olan demokratik kitle örgütlerinin haklı ve meşru hak talepleri mücadelesini sahipleniyoruz.

Demokratik Haklar Federasyonu (DHF), dünden bugüne, Alevi yurttaşların haklı ve meşru mücadelesinin kitlesel ve politik bir müdahili olarak; PSAKD’nin 5 Kasım’da İstanbul’da düzenleyeceği 24 saatlik oturma eylemine de İstanbul örgütlülüğüyle birlikte katılacaktır.

DHF, başta İstanbul’daki tüm taraftarları olmak üzere, tüm ilerici, demokrat kamuoyuna, bu haklı davaya omuz verme çağrısında bulunur.

Toplanma Yeri ve Saati: Kadıköy – Tepe Nautilus 11.00

Oturma Eylemi Yeri ve Saati: Kadıköy İskelesi 12.00

Demokratik Haklar Federasyonu"

Alevihaber.com - 5 Kasım 2010