Demokrat isen Anayasa madde 24'ü değiştir

Demokrat isen Anayasa madde 24'ü değiştir

Demokrat isen Anayasa madde 24'ü değiştirRıza Zelyut / Güneş  AKP hükümeti, Türkiye'de demokrasinin önünü...

A+A-

Demokrat isen Anayasa madde 24'ü değiştirDemokrat isen Anayasa madde 24'ü değiştir

Rıza Zelyut / Güneş
 
AKP hükümeti, Türkiye'de demokrasinin önünü daha da açmak bahanesiyle, anayasa değişikliği yapmaya hazırlanıyor. Elbette ki ülkemizin uygur dünyanın bir parçası haline gelmesini, bunun için her türlü özgürlüğün genişletilmesini can ü gönülden isteriz.

Lakin; bu hükümet; toplumun özgürleşmesi için değil de AKP iktidarının daha kalıcı hale gelmesi için çırpınıyor. Bunun için de gerçekten demokratik açılımlar yerine iktidarın ömrünü uzatmaya yönelik gösteriler yapıyor. Bunu söylerken; bir ön yargı ile hareket ettiğim sanılmasın.

Şimdi; AKP'nin yapmaya çalıştığı anayasa değişikliklerine bir bakın. Amaç gün gibi bellidir: Hükümetin yaptıklarının yasaya uygun olup olmadığını denetleyen yüksek yargıyı etkisiz hale getirmek. Böylece de yönetirken yaptığı kanunsuzlukların hesabını vermekten kurtulmak.

Askerin sivil yargıda yargılanması için değişiklik önerisi de bu işi gözden saklamak için gündeme getiriliyor. Zaten; şu anki haliyle; asker; askeri suçlar dışında sivil yargıda hesap vermiyor mu? Demokrasi mücadelesini; sadece askeri alana hapseden hükümet; gerçekten de atılması artık zorunluluk haline gelen demokratik adımları atmaktan inatla kaçınıyor.

ZORUNLU DİN DERSİ DEMOKRASİLERDE OLMAZ

AKP hükümeti kurulduğunda; birinci amaç olarak Avrupa Birliği'ne girmeyi temel almamış mıydı? Avrupa Birliği'ne girmek için yasalarda bazı değişiklikler yapılmadı mı?

Gel gör ki bu hükümet; Avrupa ile ilişkilerinde de AKP'yi iş başında tutacak kanalları açık tutuyor; öbürlerini inatla kapatıyor. Böylece; Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) verdiği kararları bile çiğnemekten çekinmiyor. İşine geldiğinde burayı ölçü alan hükümetin işine gelmediğinde AİHM kararlarını çiğnemesini demokrasiyle/demokratlıkla nasıl bağdaştırırsınız?

Bu antidemokrat ve ikiyüzlü siyasetin en açık örneğini hükümetin zorunlu din dersleri konusundaki tavrı ortaya koyuyor.

12 Eylül darbecilerinin hazırlattığı 1982 anayasasının en zorba maddelerinden birisi; din ve vicdan hürriyetini düzenleyen 24. maddedir. Bu maddenin 4. fıkrasında şöyle bir hüküm bulunuyor: 'Din kültürü ve ahlak öğretimi ilk ve ortaöğretim kurumlarında okutulan zorunlu dersler arasında yer alır.'

İşte bu maddeye dayanarak, Milli Eğitim Bakanlığı; Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi adı altında mecburi ders başlatmıştır. Bu derslerde de İslam dininin Sünni mezhebi ve bu mezhep içinden de Hanefi ekol temel alınmıştır. Böylece Türkiye'deki milyonlarca Alevi vatandaşın çocuğuna Sünnilik zorunlu ders olarak dayatılmıştır.

AİHM MAHKUM ETTİ

İnsan haklarına da bilime de, tarihe de sosyal gerçeklere de aykırı olan bu dayatmanın kaldırılması için Alevi toplumu yıllarca mücadele etti. Bu konuda iç hukuk yolları tüketilince Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne (AİHM) baş vuruldu. Alevi Bektaşi Federasyonu adına Avukat Kazım Genç'in bizzat takip ettiği bu dava sonucunda AİHM, 9 Ekim 2007'de bir karar verdi. Bu karara göre Türkiye'de uygulanan din kültürü ve ahlak eğitimi; 'hem zorunlu olması, hem objektif olmaması, hem çoğulculuğu dışlaması, hem eleştirel görüş taşımaması' sebebiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin Ek 1 Nolu protokolün 2. maddesine aykırı bulundu ve 'Çocuklara; onların ebeveyinlerinin inanç ve felsefelerine aykırı eğitim verilemez.' denilerek mahkum edildi. Hükümetten de durumu düzeltmesi istendi.

Hükümet bu karara itiraz etmediği için karar 9 Ocak 2008'de kesinleşti. Hükümete, durumu düzeltmesi için verilen süre de 9 Nisan 2008'de bitti.

Lakin; demokrasiyi geliştirme mücadelesi verdiğini iddia eden AKP; bu dayatmacı maddeyi düzeltmek için hiçbir adım atmadı. Üstelik de bu süreçte Alevilere karşı açılım çalışması başlatmış oldukları halde.

Hükümetin AİHM kararını yok sayması üzerine Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi'ne başvuru yapıldı. Avukat Genç'in verdiği bilgiye göre, yakında bu konuda Türkiye'ye bir ihtar verilecek. Üç ihtardan sonra da AB, Türkiye'ye yaptırım yapmayı gündemine alacak.

Görüldüğü gibi; AKP hükümeti; hem içeride Danıştay kararlarını hem de dışarıda AİHM kararlarını yok sayarak darbe anayasınının dayatmacı ve gerici bir maddesini inatla korumaktadır. Anayasa değişikliğinde ilk madde yapılması gereken bu dayatmacı din eğitimine hiç dokunmayan Başbakan Erdoğan'ın iyi niyetli olduğuna nasıl inanabiliriz.

Buradan sesleniyorum: Sayın Başbakan! Gerçekten demokrat isen; gerçekten de anayasa değişikliğini demokrasiyi geliştirmek için gündemine aldıysan önce şu totaliter 24. maddeyi değiştir de görelim.

Güneş - 22 Mart 2010

Etiketler : ,

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.