Cüneyt ARCAYÜREK : Karanlık
Cüneyt ARCAYÜREK : KaranlıkKonya’nın Balcılar beldesinde kaçak Kuran kursu öğrencisi küçük yaşta 18 kız çocuğunun...
Cüneyt ARCAYÜREK : Karanlık
Konya’nın Balcılar beldesinde kaçak Kuran kursu öğrencisi küçük yaşta 18 kız çocuğunun gaz kaçağının patlamasıyla ölmesinin üzerinden günler geçti.
Bir iki gün süren yayınlardan sonra; -Hürriyet dışında- görsel ve yazılı medya sustu.
“Kuran kursunun kaçağı maçağı olmaz” diyen RTE’den o günden bugüne tek satırlık bir açıklama gelmedi.
Bir önergeye verdiği yanıtta kaçak Kuran kursları hakkında “bakanlığına intikal etmiş herhangi bir bilgi bulunmadığını” açıklayan ve bu kursları denetlemekle görevli Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik de konuşmayanların başında geliyor...
Oysa kaçak Kuran kursları yıllardır çözümlenemeyen, laik Cumhuriyeti kemiren bir sorun.
Evrensel Kenan Bey’in zorunlu din derslerini 12 Eylül Anayasası’na koydurduğundan beri kaçak Kuran kursları çoğaldı. RTE hükümetleri dönemlerinde hemen her türlü cezadan kurtulma olanağı buldu, çığ gibi büyüdü.
Kaçak Kuran kursları Balcılar beldesinde olduğu gibi hemen her yerde yurt adı altında açılıyor. Kaçak Kuran kursları hiçbir denetime tabi tutulamıyor.
Yurt kimliğiyle Milli Eğitim Bakanlığı denetiminde olması gerekirken bakanlık örgütü bu konuda üzerine düşen görevi yerine getirmiyor.
***
Bu öğrenim yılında 228 bin 39’u kadın, 249 bin 934 öğrenci Kuran kurslarına, 2007 yaz tatilinde 1 milyon 436 bin 168 öğrenci yaz Kuran kurslarına katıldı.
Gelecek aylarda bu rakamların daha büyümesi için AKP iktidarı elbette her olanağı kullanacak.
Çankaya’dan aşağıya devleti yönetenlerde kafa bu kafa da, örneğin Balcılar beldesi halkının kafası daha mı aydınlık?
21. yüzyılda çağdaşlığa soyunan bu ülkede bir yöre halkının gazetecilere yaptıkları kısa açıklamalar; koyu, karanlık cehaletin ta kendisi.
Açıklamalar İslamın karanlık yüzünü Balcılar’dan yansıtıyor.
Çocuklarını son yolculuklarına uğurlayan anne-babalar, olayın sorumluları hakkında şikâyetçi olup olmadıklarını soran gazeteciye; kazayı “Takdiri ilahi” diye tanımlıyor ve “Ölüme inandıklarını ve şikâyetçi olmayacaklarını” söylüyorlar.
- Hürriyet’in yayımladığı açıklamalardan- cehaleti kanıtlayan birkaç örnek:
12 yaşındaki Leyla’nın babası Barış Semerci: “Takdiri ilahi. Kızım şehit! Sakın kurs için kötü bir şeyler yazmayın. Onlar her zaman bizi ve beldemizi düşünüyorlar.”
Bir diğer baba, Ahmet Atayer: “Yaşanan takdiri ilahi. 18 şehit verdik, güllerimiz açmadan soldu. Cenazelerimizin birinin yüzünde Arapça harflerle kendiliğinden Lailaheillallah yazılmış. Bu büyük bir mucizedir.”
Enkaz altında bulunan bir mektup, yurtta çocukların nasıl eğitildiğini gösteriyor. Kandiliniz mübarek olsun diye başlayan mektupta, Ahiret Hava Yolları ile seyahat edileceği ve genel müdürünün Azrail olduğu yazılı.
***
AKP’nin kapatılmamasından sonra gelen Balcılar olayı; partinin laiklik karşıtı hareketlerin odağı olduğunu bir kez daha kanıtladı.
Balcılar’da yurt binasının çökmesinden sonra ortaya çıkan manzara, gericiliğin dinci bu iktidar zamanında aldığı mesafeyi gösteriyor.
Ne yazık ki, olayın içeriğindeki anlam üzerinde duracakları yerde; devletin hemen bütün kademeleri, muhalefet, medya susuyor.
Gericilik, yavaş ilerleyen öldürücü kanser virüsü gibi laisizmi kemiriyor.
Karanlık, aydınlığın üzerini sinsice, yavaş yavaş örtüyor.
CÜNEYT ARCAYÜREK
Cumhuriyet - 05.08.2008
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.