CHP'li kadınlardan Alevi Açılımı !
CHP'li kadınlardan Alevi Açılımı!Alevilerin sorun ve talepleri konusunda CHP İstanbul İl Kadın Yönetimi adına Oya TÜMER tarafından...
CHP'li kadınlardan Alevi Açılımı!
Alevilerin sorun ve talepleri konusunda CHP İstanbul İl Kadın Yönetimi adına Oya TÜMER tarafından yazılı bir açıklama yapıldı. CHP'nin Alevilerin sorunları konusunda kafasının ne kadar karışık olduğunu gözler önüne seren açıklamada, bir yandan AKP'nin "Alevi Açılımı" adı altında yürüttüğü çalışmalar eleştirilirken diğer yandan Aleviler açısından çok geri talepler dile getirildi. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yeniden yapılandırılmasını, Alevilerin de Diyanet İşlerinde temsil edilmesini ve Madımak Oteli’nin bir hoşgörü merkezi haline getirilmesini savunan CHP kadın kollarının bu açıklaması, parti programında zorunlu din derslerini savunan CHP'nin hala Alevileri anlayamadığını ortaya koyuyor. İşte CHP'li kadınların açıklaması:
ARTIK YETER BASKILARA BOYUN EĞMEYECEĞİZ!
72 milleti bir sayan, 40’lar meclisine bağlı olan Alevi inanç yolu bir aşk ve sevgi yoludur. Aleviler ise bu aşk yolunun yolcularıdır. Aşk ve sevgi, Aleviliğin Anayasasıdır. Yüzyıllar boyunca bu sevgi insanları, Aleviler, inançları uğruna çok ağır bedeller ödediler, Emevi-İslam anlayışı tarafından kan ve gözyaşları akıtıldı. Aydınlar yakıldı, asıldı, derileri yüzüldü. Onca acı ve kıyım yaşandı. Ama buna rağmen tarih boyunca Aleviler inançlarından vazgeçmediler. Gerektiğinde canlarını inançları uğruna verdiler. Ama asla bu güzel inanç yolundan ayrılmadılar. İşte Alevilik, bu zorlu şartlardan geçerek milyonlarca insanın fedakârlığı ve hizmeti ile günümüze dek geldi, daha yüzyıllarca da yaşayacaktır. Alevilik tüm kıyımlara, yıldırmalara, asimileci ihanet ve inkârcı politikalara karşın Hallacı Mansur’un Enel Hak felsefesi ile gökyüzündeki Tanrı’yı insan cemalinde yeryüzüne indirip gönlüne sultan etmiştir.
Sazıyla, sözüyle, semahıyla, muhabbetiyle, müsahibiyle, lokmasıyla, demiyle, darıyla-didarıyla Aleviler, kadın-erkek ayrımı yapmadan, helale haram katmadan, kibir budalalığına sapmadan, kine, öfkeye kapılmadan, iyiliği, doğruluğu, güzelliği aşk ederek, sevgiyi ilahileştirip acıyı bal eyleyerek, din, dil, ırk, mezhep ve cinsiyet ayrımı yapmadan, 72 milleti kucaklayarak, 12 hizmetli ibadetinde cem olmuş Hak darında ikrar verip, Hak Erenlerin yolunu sürdürmüştür.
İşte tüm güzellikleriyle bu inanç yolu yaşanırken Aleviliğin mevcut hükümet tarafından devletleştirilmeye çalışılmasını, Alevi toplumunun da asimile edilmesine yönelik çabaları şiddetle kınıyoruz. Alevilerin, onurlarını ve değerlerini yıpratmaya yönelik çabalara son verilmesini istiyoruz. Açılım adı altındaki samimiyetsiz davranışları, içi boş vaatler olarak görüyoruz. Bu girişimleri, mevcut AKP hükümetinin sadece AB’ye girebilmek amacıyla Açılım adı altında başlattığını bilmekteyiz. Bu sözde girişimlerin Aleviler tarafından ve diğer sağduyulu, demokrat Türk toplumu tarafından da asla benimsenmeyeceği bir gerçektir.
Mevcut AKP hükümeti, “dini özgürlükler” adı altında devlet örgütlenmesinde dinci gericiliğin önündeki engelleri kaldırmak istemektedir. Aslında AKP Alevilere kerhen belirli haklarını vermeden Sünni Vehabi tarikat ve cemaatlerinin önünü açmaktadır. Alevilerin demokratik istemlerini görmezden gelmeye devam eden AKP hükümeti, adeta Alevilere Osmanlı usulü “ulufe” dağıtmaya ve yapmacık görüntülerle yandaş toplamaya çalışmaktadır. Aleviler, laikliği benimseyen ve savunan insanlardır. Bu yüzden Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kurumsal kamu statüsü devam ettiği sürece Türkiye’nin laik bir ülke olamayacağı gerçeğini içselleştirmişlerdir. Diyanet İşleri Başkanı ise “Cemevi kanunla ibadet yeri olamaz” demiştir. İşte sadece bu söylem bile bu güzel inanca yönelik AKP’nin önyargılı, acımasız, bakış açısını sergilemektedir. Aleviler ise insanca yaşayabilmek için sadece birkaç hak talebinde bulunmaktadırlar:
1- Cemevleri ibadethane sayılmalıdır.
2- Bütçeden dinsel faaliyetlere pay ayrılmamalı ve Diyanet İşleri Başkanlığı kaldırılmalıdır.
3- Devlet tüm inançlar karşısında tarafsız ve eşit uzaklıkta olmalıdır.
4- Zorunlu din dersleri kaldırılmalıdır. Alevi köylerine zorla camii yapılmasına ve imam atanmasına son verilmelidir.
5- Devlet, inanç grupları üzerindeki baskılara ve ayrımcılığa son vermelidir.
6- Devlet, belli bir inanca ait okul yaptırmaktan derhal vazgeçmelidir.
7- Madımak müze yapılmalıdır.
8- Eğitim ve yardımcı kitaplardaki faklı inançlara hakaret içeren metinler kaldırılmalıdır.
Bu bağlamda Cumhuriyet Halk Partisi programında yer verdiği şekliyle Diyanet İşleri Başkanlığı’nın yeniden yapılandırılmasını ve Alevilerin de Diyanet İşlerinde temsil edilmesini öngörmektedir. Ayrıca yakın geçmişimizde utanç verici saldırılara hedef olan Madımak Oteli’nin bir hoşgörü merkezi haline getirilmesini partimiz hedeflemektedir. CHP ayrıca cemevlerinin ibadethane olarak kabul edilmesini ve devletten eşit destek görmesini de öngörmektedir.
Sonuç olarak ülkemizde 30 milyonu aşkın Alevinin hala inançları için mücadele etmesi bir demokrasi ayıbıdır. Tüm çabalarına karşın birileri aydınlığın ve çağdaşlığın temel dinamikleri olan Alevileri kimliksiz bir toplum yapamayacaklardır. Pir Sultan direngenliğiyle yüzyıllardır hakları uğruna mücadele veren Aleviler hiçbir zaman baskılara boyun eğmeyeceklerdir. Biz Cumhuriyet Halk Partili kadınlar da ülkemizin laik, demokratik, üniter yapısı bozulmadan her kesimin kültürel ve inançsal faaliyetlerde bulunmasının demokrasinin bir gereği olduğunu düşünüyor, tüm canlarımızı aşk ile selamlıyoruz.
CHP İstanbul İl Kadın Yönetimi Adına
Başkan Oya TÜMER
KAYNAK : Alevihaber.com - 12 Kasım 2009
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.