Birlik Lokması gerçekleştirildi

Birlik Lokması gerçekleştirildi

Birlik Lokması gerçekleştirildiKuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hacı Bektaş-ı Veli Kültürünü Araştırma ve Tanıtma Derneği,...

A+A-

Birlik Lokması gerçekleştirildiBirlik Lokması gerçekleştirildi

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Hacı Bektaş-ı Veli Kültürünü Araştırma ve Tanıtma Derneği, “Birlik Lokması Etkinliği” düzenledi.

Etkinlikte konuşan Başbakan Soyer, hoşgörü, paylaşmak farklılıklara sevgiyle yaklaşmak ve omuz omuza yaşamak için Mevlana’yı, Hacı Bektaşi Veli’yi, Yunus Ermeyi ve diğerlerini yeniden okumak gerektiğini söyledi.

Atatürk Spor Salonu’nda gerçekleşen etkinlik, saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Yapılan konuşmaların ardından saz dinletisi ve Semah gösterileri yapılarak yemek dağıtıldı.

Özdemir Gül

KKTC Hacı Bektaş-i Veli Kültürünü Araştırma ve Tanıtma Derneği Başkanı Özdemir Gül etkinlikte yaptığı konuşmada, etik kavramının, insanların birbiriyle kurdukları ilişkilerin özünde yatan değer ve değer yargılarının ahlaki açıdan niteliğini ve kökenini irdeleyen felsefeyi içerdiğini belirtti.

Eline beline diline sahip olma düsturunun sadece etik bir söylem olmadığını, eyleme müdahale eden bir yaptırım da olduğunu ifade eden Gül, bu ahlaki düstura uymayanların toplum tarafından ‘düşkünlük’ mekanizmasıyla dışlandığını belirtti.

Gül, Aleviliğin, batılı felsefe esaslarıyla İslamiyeti algılayan ve yaşayan bir toplum olduğunu, bu yorumda ALLAHA ibadet olgusunun Tanrı-evren-İnsan üçlemesinden oluşan varlığın birliği ilkesine dayandığını belirtti.

“Alevilikte İbadetin Adı Cem”

Alevilerin ateist olmadığına dikkati çeken Gül, Alevilikte ibadetin adına genel kabul görmüş haliyle ‘cem’ dendiğini, cem kavramının da en yalın haliyle ‘Bir araya toplanmak, bir olmak anlamına geldiğini belirtti.

Gül, ibadet amacıyla toplanılan mekanın adına da Cem Evi dediklerini işaret ederek, her inanışın mabedine saygı duyduklarını ve her insanın inancına ve tapınma biçimine de saygı duyduklarını vurguladı.

Başbakan Soyer

Başbakan Ferdi Sabit Soyer ise, önceki günlerde Sultan Mahmut Kütüphanesi’nin yenilenmiş haliyle açılışına gittiklerini ve orada Vakıflar İdaresi’nin tercüme ettirerek digital ortama aktarılan 400 yıllık hükümleri inceleme şansı bulduklarını belirterek, “İster Yahudi, ister katolik, ister Ortodoks ister Müslüman olsun herkesin kendisiyle ilgili bir meselede adil bir mahkeme hakkına sahip olduğunun tutanaklarını gördük” dedi.

400 yıllık kayıtlarda gördüklerinden mutluluk duyduklarını ifade eden Soyer, gördüklerinin bu topraklarda hoşgörünün ne kadar köklü bir temele dayandığının kanıtı olduğunu belirtti.

Sultan Mahmut Kütüphanesi’nin restorasyonunda binada Bektaşi yıldızı olduğunun da ortaya çıktığını dile getiren Soyer, Selimiye Camisi’nin bu kadar yakınındaki bir binada Bektaşi yıldızı bulunmasının, bu topraklarda, sevginin, kardeşliğin, hoşgörünün en tipik örneği olduğunu ifade etti.

Soyer, bugün insanoğlunun tüketim furyası içerisinde karbon üreterek dünyayı iklimi bozduğunu, aşırı tüketim ve hırsla global olarak dünya ekonomisini çıkmaza soktuğunu söyleyerek, bu koşullarda Hacı Bektaşi Veli’nin ‘eline beline diline hakim ol’ sözünün bu aşırılıklardan kaçınmak için verdiği öğütlerin bir parçası olduğunu kaydetti. Soyer, hoşgörü, paylaşmak farklılıklara sevgiyle yaklaşmak ve omuz omuza yaşamak için Mevlana’yı, Hacı Bektaşi Veli’yi, Yunus Ermeyi ve diğerlerini yeniden okumak gerektiğini söyledi.

Cem Evi’ne katkı

Soyer, Gül’ün eleştirisel konuşmasından etkilendiğini ve Cem Evi projesini Bakanlar Kurulu’na götürerek katkı koyacağını ancak herkesin elini cebine koyması gerektiğini belirtti.

Kurttekin

TC Lefkoşa Büyükelçisi Türkekul Kurttekin de, hızla değişen bir dünyada yaşandığına işaret ederek, değişimin başlıca kaynağının teknoloji olduğunu ve insan beyni tarafından yaratılmasına rağmen insanların beynini zorladığını söyledi.

Tüm bu değişimlerin yaratanın en güzel yansıması olan insanları robotlaştırdığına işaret eden Kurttekin, bu nedenle, bu ortamda insanların bazı değerleri anımsayarak korumasının tüm insanlık çok değerli olduğunu belirtti.

Turgay Avcı

Başbakan Yardımcısı Dışişleri Bakanı Turgay Avcı da, maddi manevi büyük kargaşa içerisinde olan dünyada, haksızlığın, adaletsizliğin kol gezdiği, sevginin yerini düşmanlığın aldığı, küresel barışın bir rüya olduğu günümüzde Bektaş-ı veliler, Abdal Musalar, Kaygusuz Abdallar, Pir Sultan Abdalların dostluğa, kardeşliğe, sevgiye, saygıya olan çağrılarına ne kadar özlem duyulduğunu anlatmanın mümkün olmadığını söyledi.

Bugün tatmak için bir araya gelinen lokmanın gerçek anlamını kavramanın günümüz dünyasında bu nedenlerle çok önemli olduğunu belirten Avcı, “Bu lokma toplumsal dayanışmanın, yardımlaşmanın, sevginin ve paylaşmanın sembolüdür” dedi.

Christian Ude

Münih Belediye Başkanı Christian Ude ise, böyle bir etkinlikte bulunmaktan gurur duyduğunu belirterek Münihli Alevilerin selamını getirdiğini kaydetti. Ude, 35 yıl önce Türkiye’nin doğusunda bulunma şansını yakaladığını ve orada tanıdığı insanların çok yakın dostları olduğunu ve o kişilerin şu anda Munih’de yaşayan kocaman bir alevi ailesini oluşturduğunu anlattı.

Alevileri tanıdıkça ne kadar modern, dünyaya güzel bakan insanlar olduğunu, onların başka dinlere karşı ne kadar anlayışlı ve dostane olduğunu gözlemleme imkanı bulduğunu anlatan Ude, “ve gördüm ki kızlar erkeklerin gölgesinde kalmadan eşit aynı düzeyde “ dedi.

Ozan Ceyhun

Ude’nin söylediklerini Almanca’dan Türkçeye çeviren Ozan Ceyhun ise, Almanya’daki Alevilerle KKTC arsında çok derin bağlar olduğunu belirterek, KKTC’de Alevilerin, Almanya’daki Alevilerin Türkiye’de sahip olmak istedikleri koşullarda yaşam sürdüğünü kaydetti.

Serdar Denktaş

DP Genel Başkanı Serdar Denktaş, Başbakan Soyer’in Cem Evi’nin yapımı için hükümetin katkı koyacağını ancak ‘herkesin elini cebine atması gerektiğiyle ilgili konuşmasını eleştirerek, ‘elimizi cebimize atalım ama cepte bir şey bırakmadılar ki memlekette” dedi.

Kuran Kurslarına yaz aylarında gidilmek zorunda kalınmasının yanlış olduğunu dile getiren Denktaş, kısa bir süre sonra Kuran Kursları’nın uzman eğitmenler tarafından talep edilen kitleye verilebilmesini temenni etti.

Mehmet Çakıcı

TDP Genel Başkanı Mehmet Çakıcı da, Kıbrıs’ın kökünün Alevilerle bağlı olduğunu belirterek, alevi kültürünün birçok insana öğretecek çok şeyi olduğunu dile getirdi.

Alevilerin inançlarının kendilerinin politik görüşleriyle çok ortak noktası olduğunu belirten Çakıcı, “yaşamak ve yaşatmak istediğimiz kültür bu” dedi.

Yönlüer

HİS Genel Başkanı Ahmet Yönlüer ise, Alevilerle sunilerin her yerde bir arada yaşaması gerektiğini belirtti.

Yönlüer, KKTC’de sunni alevi birlikteliğinin Türkiye’ye de örnek olması gerektiğini kaydederek, buradaki dayanışmayı Türkiye’de Cem Evleri konusunda yaşanan sıkıntılara da örnek gösterdi.

Yönlüer, her zaman Alevilerin yanında olduklarını belirtti.

Hasan Taçoy

UBP Lefkoşa İlçe Başkanı Hasan Taçoy ise, her yıl bir kültürü yaşatmak için yapılanları gördüklerini söyleyerek, “800 yıl önce cesaretleriyle canı pahasına koruyanları unutmamak gerek” dedi.

Taçoy, tarihe verdikleri destek ve gösterdikleri sevgi için her zaman Alevilerin yanında olacaklarını belirtti.

19.10.2008
www.kibrisligazetesi.net

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.