Bir 'Ozan'ın dönmesi için ölmesi mi gerekiyor?
Bir 'Ozan'ın dönmesi için ölmesi mi gerekiyor?1970’li yılların ünlü sosyalist türkücülerinden olan Emekçi,...
Bir 'Ozan'ın dönmesi için ölmesi mi gerekiyor?
1970’li yılların ünlü sosyalist türkücülerinden olan Emekçi, 12 Eylül sonrası Almanya’ya iltica etmişti.
Başbakan, Şivan Perwer’e ‘ülkene gel’ çağrıları yaparken, devlet, Türkiye’ye dönmek için üç yıldır çalmadık kapı bırakmayan Ozan Emekçi’yi duymuyor
İSTANBUL - “Yeterince incitildik, sayın bakanım. Bunun bitmesini istiyoruz. Son aylarda Türkiye’de yaşanan olumlu gelişmeler insanı şaşırtıyor. Devlet bazı sanatçılara resmi davet çıkarırken (Şivan), Emekçi’ye resmi yasak uygulamayı sürdürüyor. Bu, çifte standarttır. Türkü üretip icra etmekten başka ne yapmışım? Ülkemin kültürel ırmağında damla olmak istiyorum.”
Ozan Emekçi, Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’a yazdığı mektubunda, ülkesine giriş yasağının son bulmasını istiyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Şivan Perwer’i davet edip Ahmet Kaya’nın mezarının getirilebileceğini söylerken, Ozan Emekçi’ye yönelik kısıtlama hâlâ sürüyor. Ozan Emekçi, 29 yılda sadece beş hafta ülkeye girebildi. O da ikişer haftalık izinlerle...
Ozan Emekçi, asıl adıyla Ali Haydar Bender, 1970’li yıllarda en popüler sosyalist türkücülerdendi. 1976 yılındaki bir konserinden sonra tutuklandı. Kahramanmaraş Katliamı’nda babasını ve 17 akrabasını yitirdi. İddiasına göre hakkında 300 yıla kadar hapis cezası isteniyordu. 12 Eylül’den sonra Almanya’ya iltica etti. Eşi ve iki çocuğuyla bu ülkede yaşamaya başladı.
‘Umumi nizamı bozabilir’
Yaklaşık 10 yıl önce Alman vatandaşlığına geçti. Türkiye’ye gelmek istiyordu fakat kendisini hangi sürecin beklediğini bilmiyordu. Üç yıl önce Türk vatandaşlığından çıkarıldığını öğrendi. Türk Vatandaşlık Kanunu gereği, askerliğini yapmadığı gerekçesiyle 2004 yılında vatandaşlıktan çıkarılmıştı. Türk Pasaport Kanunu’nun, ‘Türkiye Cumhuriyetinin emniyetini ve umumi nizamını bozmak niyetiyle veya bozmak istiyenlere ve bozanlara iştirak veya yardım etmek maksadiyle geldikleri sezilenler’e yönelik 5. maddesi gereğince de ülkeye girişi yasaklandı.
Erdoğan’a ve Günay’a mektuplar
Ozan Emekçi, üç yıldan beri ülkeye dönmek için uğraş veriyor. Başbakan Erdoğan ile Turizm ve Kültür Bakanı Ertuğul Günay başta olmak üzere birçok bakana mektup yazmış. Erdoğan’a 2 Mart 2007’de yazdığı mektubunda, yanıt alamamaktan şikâyetçiydi:
“Resmi olarak bakanlıklarınıza yazmam öneriliyor. Yazıyorum yine yanıt alamıyorum. Bu defa konsolosa başvurmam yazılıyor. Onu yapıyorum, cevap alamıyorum. Siz olsanız ne yapardınız?”
Ozan Emekçi, bu mektubundan bir buçuk ay sonra, 20 Nisan 2007’de konser için Atatürk Havalimanı’na geldi. Burada dört buçuk saat tutulup geri gönderildi. Kimi müzisyenler yurttaşlığa iadesi için imza kampanyası başlatınca sekiz gün sonra yeniden geldi. Bir hafta kalması koşuluyla kabul edildi. Geçen yıl ağustos ve aralıkta 15’er günlük izinlerle Türkiye’ye alındı.
‘Bu ceza çağa yakışmıyor’
Ozan Emekçi, Erdoğan’ın, Almanya’da yaşayan Kürt müzisyen Şivan Perwer’in Türkiye’ye davet edilmesi ve Paris’te ölen Ahmet Kaya’nın mezarının Türkiye’ye getirilmesi yönündeki önerisi karşısında çifte standarda uğradığını düşünüyor:
“Perwer’e resmi davet yapılıyor, bana resmi yasak sürüyor. Türkü üretip icra etmekten başka ne yapmışsam söylemeleri lazım. İki hafta gelip terk et demek, işkencedir. Şivan da Almanya’da yaşıyor, biz de. Nispet olsun diye mi söylüyor bunu?”
Türkiye’ye gelemediği için ıstırap çektiğini belirten Ekmekçi, “Bu tip kinler kabile devletlerinin reislerinde bile yoktur. Kardeşimi kaybetsem cenazesinde olamayacağım” diyor.
2010’da İstanbul’un ‘Kültür Başkenti’ ilan edileceğini hatırlatan Ozan Emekçi, “Bir kültür insanını yasaklayarak İstanbul’u kültür başkeni ilan etmek ne kadar uyumlu?” diye soruyor.
Bir iki haftalık izinlerin memleketi Kahramanmaraş’ı, eski arkadaşlarını bile görmeye yetmediğinden yakınıyor, Ozan Emekçi: “Özel davet beklemiyorum. Demokrasiye yakışmadığı için yasağın kaldırılmasını istiyorum.Yasak kaldırılsa bundan sonraki ömrümün çoğu Türkiye’de geçer. İki haftalığına geliyorum. Albüm yapmak istiyorum, iki hafta sonra gün bitiyor. Dönüş bileti gözünüzün önünde. İstanbul’u doya doya gezmek, soluk almak istiyorum, olmuyor. Türkiye’ye giremeyeceksem benden bu umudu alsınlar. Bir daha müracaatta bulunmam. Bir insana türkü söyledi diye bu ceza reva görülür mü? Çağa yakışıyor mu?”
Oğlu TRT’ye çıktı
Ozan Emekçi’ye yönelik yasak sürerken, kendisi gibi müzisyenlik yapan oğlu Fırat Yusuf, 22 Şubat’ta TRT GAP’ta programa çıktı.
54 yaşındaki Ozan Emekçi’nin 20 kasedi, dört 45’lik plağı ve üç şiir kitabı var. Kendisine ait ‘Özgürlük Mahkûmları’, ‘Ağla Kızılırmak Ağla’, ‘Feryad ü İsyan’ ve ‘Maden Ocağı’ türküleri, birçok müzisyen tarafından seslendirildi.
İSMAİL SAYMAZ / RADİKAL - 10 Mart 2009
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.