Arif Sağ bize can borçlu
Arif Sağ bize can borçlu Alevi Çalıştayı’na davet edilmesi büyük tepkilere yol açan Maraş katliamı sanığı...
Arif Sağ bize can borçlu
Alevi Çalıştayı’na davet edilmesi büyük tepkilere yol açan Maraş katliamı sanığı Ökkeş Şendiller, Hitler’e benzetilmesine tepki gösterdi. Şendiller “Arif Sağ ben gidersem gelmeyeceğini söylemiş. Sağ, canını bize borçlu. Madımak’ta onu ve 40 kişiyi biz kurtardık” dedi
Ankara’da altıncısı gerçekleştirilecek “Alevi Çalıştayı”na, Kahramanmaraş Katliamı davasının sanığı Ökkeş Şendiller’in davet edilmesiyle başlayan tartışma giderek alevleniyor. Başta Arif Sağ ve Kamer Genç olmak üzere Alevi kesimin, bu davete yönelik tepkileri ve boykot açıklamaları sürerken, tartışmanın odağındaki isim Ökkeş Şendiller, AKŞAM’a konuştu.
Maraş Katliamı davasında idamla yargılanıp beraat ettiğini hatırlatan Şendiller, “Çalıştaya katılacağım. Beni görmek istemeyen, dinlemek istemeyen gelmesin” dedi. Şendiller sorulara çok tartışılacak yanıtlar verdi.
- Alevi Çalıştayı’na davet kimden geldi? Siz Alevi misiniz?
Ben Alevi değilim. Devlet Bakanı Faruk Çelik’in danışmanları tarafından çalıştaya çağrıldım. Maraş Katliamı’nın perde arkasını anlattığım kitabımı okumuşlar beni çağırdılar. 30 yıldır bu konuda çalışıyorum. Maraş olayları Alevi - Sünni meselesi değil. Bunu kitabımda da yazdım. Çalıştaya bu kitap nedeniyle çağrıldım. Mahkemede idamla yargılandım, kendimi savundum sonunda da beraat ettim. Mahkeme olayları araştırmadı. Maraş, Malatya, Çorum olaylarının tümü dış kaynaklı. Bakanlıktan arayıp ‘Sizin de çalıştayda konuşmanızı istiyoruz’ dediler. Onlara dedim ki ‘Bakın bunlar benim ismimi duyunca istismar ederler’ dedim. Bakanlıktakiler de ‘Yok neden istismar etsinler’ diye cevap verdiler. Ama dediğim çıktı ve benim çalıştaya davet edilmem istismar edildi.
- Arif Sağ ve Kamer Genç katılmanız halinde çalıştaya gelmeyeceklerini açıkladılar, gidecek misiniz?
Ben 17 Aralık Perşembe günü orada olacağım. İsimlerimiz duyulunca Alevi Federasyonu meseleyi bu noktaya getirdi. Arif Sağ da dahil 40 kişiyi Sivas Madımak Oteli katliamından biz kurtardık. BBP binası Madımak’ın hemen arkasında idi. Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu ile Gaziantep’teydik. Bize ulaştılar ve ‘Camdan girmeye çalışıyorlar ne yapalım’ dediler. Hemen ‘alın’ dedik. Muhsin Başkan’la Arif Sağ telefonda görüştü. Arif Sağ bize can borçlu. Olay yatışıncaya kadar bizim arkadaşlarımızla kaldılar. Arif Sağ’ın bunu çıkıp anlatması gerekirdi. Bizim kim olduğumuzu anlatmalıydı. Onu anlatmıyor, bir de kalkmış ‘Ökkeş ile bir araya gelmem’ diyor. Kamer Genç de aynısını diyor. Meclis’te neden benimle aynı ortamda bulundun o zaman...
YAMUK BAKABİLİRİZ AMA!
Çalıştayda yaşanabilecek olası tepkilerden çekinmiyor musunuz?
Benim Alevilerle derdim yok. Aleviler kışkırtılıyor, bu iyi değil. Bunu hükümet doğru yapar, yanlış yapar beni ilgilendirmez. Birbirimize yamuk bakabiliriz ama dinlemeliyiz. Bunların derdi üzüm yemek değil bekçi dövmektir. Ben geri adım atmam bundan sonra. Oraya gideceğim. Tepki doğarsa da önlemi devlet alsın. Beni devlet çağırdı kendim önlem almam. Tepki koymak da öyle ucuz iş değil...
HİTLER SIFATINI KABUL ETMEM
- Size Hitler benzetmesi yapıldı, nasıl değerlendiriyorsunuz?
Hitler - Yahudi benzetmesi kadar alçakça bir şey olamaz. Bu korkunç bir benzetme. O zaman kendileri Yahudiliği kabul ediyor. Ben Hitler sıfatını asla kabul etmem, rezilce bir benzetme, şiddetle redderim. Kendilerini Yahudilerin yerine koyuyorlarsa, benim problemim değil.
- Hitler benzetmesi için dava açacak mısınız?
Elbette açacağım. Kuru gürülye pabuç bırakmam. Perşembe günü orada olacağım. Beni görmek istemeyenler, dinlemek istemeyenler gelmesin. Ben giderim düşüncelerimi söylerim.
- Toplantıda ne anlatacaksınız?
Anlatacağım çok şey var. Kitapta yazdıklarım var. Maraş olaylarının arkasında Ermeni Garbis Altınyan var. Türkiye’deki birtakım olayların perde arkası aydınlanmalıdır. Aleviler kışkırtılıyor. ‘Maraş’ta, Sivas’ta yakıldınız, katledildiniz’ deniliyor. Aleviler de haklı olarak tepki koyuyorlar. Siyasetçiler de bunu kullanıyorlar. Meclis’te birçok komisyonda görev yaptım. Bugün konuşanlar Meclis’ten çıkamazken Azerbaycan’daki Ermenilerin kat liamını dünyaya biz duyurduk. Sırplar katliam yaparken basının giremediği yere girdim. İşkence, katliamlar konusunda benim kadar kimsenin canı yanmadı. Çalıştayda da Ermeni Garbis Altınyan’ın yaptıklarını anlatacağım.
TOPLU KATLİAM İSTENDİ
Maraş olaylarının başlamasına neden olan 2 öğretmenin öldürülme olayı Devrimci Savaş Örgütü tarafından yapıldı. Maraş olayı 12 Eylül’e giden son virajdır. Günde 10 kişinin ölmesi darbe için yetmedi, toplu katliam istediler. Başbakan Ecevit, CHP iktidarda idi. Maraş’ta olaylar 3 gün sürdü. Devlet müdahale etmedi. İrfan Özaydınlı İçişleri Bakanı olarak geldi ve ‘Olayları sol örgütler çıkardı’ dedi. Daha oradan Ankara’ya dönmeden görevden alındı. Hasan Fehmi Güneş’i bakan yaptılar. Güneş de olayı milliyetçilere yıktı.
12 Eylül’ün olabilmesi için toplu bir infaz olmalı idi. Amerikalıların bu olayda parmağı var. Kitabımda belgeyi yayımladım. Amerika Barış Gönüllüleri’nin bir yazısı var. Diyorlar ki ‘BizMaraş’ta, Çorum’da bulunduk.” Ne işleri vardı buralarda. Amerika parmak soktu bu olaylara. Amerikalı bakanın ‘Bizim çocuklar başardı’ açıklaması var. 2’nci Ordu Komutanı Bedrettin Demirel’in açıklaması var. Diyor ki; ‘İki sene bekledik darbe için çok kan döküldü...’ Korkunç bir açıklama. İki senede 5 bin kişi öldü.
ABD bu olayların arkasındaydı sebeplerinden birisi de şuydu; Yunanistan 74 savaşından sonra NATO’dan çekildi. Tekrar NATO’ya girmesi için Türkiye’nin onayı gerekiyordu. Türkiye reddetti ve dedi ki ‘Kıbrıs’ta adalarda gelişme olması lazım öyle onaylarım’ dedi. Sivil hükümetler bunu yapamadı. Yunan PASOK dedi ki; ‘NATO’ya almazsanız Varşova Paktı’na girerim’ dedi. Amerika da sıkıştı. Akdeniz ortasında Rusya güdümlü devleti ABD kabul etmez. ABD’de devreye girdi. Sivil hükümet ile bu işi çözemeyince devreye girdi. Maraş da son yoldu ve darbe oldu, Yunanistan’ın NATO’ya girişi sağlandı. Maraş, Sivas, Malatya, Çorum katliamı demeden önce buna bakalım biraz. Bunu anlatacağım. Alevi - Sünni’ye konuyu dökerseniz, o zaman orada Sünni katliamı da var. İlk öldürülen iki öğretmen Sünni. Öğretmenlerin cenazesinde 6 örgüt var. Hepsi mahkeme kararıyla sabit. Öğretmenlerin cenazesinde üç kişi öldürüldü, onlar da Sünni. O cenazeleri almaya gelen halk da tarandı. Bu tarayanlar polis de olabilir Halkın Birliği de, Devrimci Savaş da... Burada da 28 Sünni öldürüldü. Ölen Sünniler var, 7 sünnetsiz ceset var. Bunlar kimdi. O yörede hiçbir vatandaş sünnetsiz olamaz. Bunlar Garbis’in takımı... Ben işte bunları tek tek anlatacağım.
ALEVİ AÇILIMI TARTIŞILMALI
- Alevi açılımına nasıl bakıyorsunuz?
Açılım ifadesi yanlış özellikle Kürt açılımı. Bu memlekette bir açılıma demokratikleşmeye ihtiyaç varsa bütün bir millet için yapılmalı. Ama özellikle demokratik açılımda Başbakan’ın da telaffuz ettiği gibi anaların gözyaşının bitmesine bağlıdır. Bu bitmeden adım atılamaz. Alevi açılımında da tartışmakta fayda var. Eğer verilmesi gereken bir hak varsa, kısıtlanan hakların verilmesi varsa bu verilmelidir. Şu açılım bu açılım dersek bu iş nereye gider. Ama bir demokratikleşme insan haklarında genişleme olarak bakılmalıdır. Bu mutabakattan dinleme kültürü genişlemeli ben onunla, bununla konuşmam, o zaman neyi konuşacağız.
Oscar’lI Schindler
Oskar Schindler, II. Dünya Savaşı’nda, Polonya’daki fabrikalarında çalıştırarak, 1.200’e yakın Yahudi’yi soykırımdan kurtaran Alman işadamı. Spielberg’in yedi Oscar’lı filmine konu olmuştur.
Akşam - Z. Kıvanç EL / ANKARA - 14 Aralık 2009
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.