'Ara Adım' ve Alternatif

NECDET SARAÇ

Siyasetin en önemli tariflerinden biri de herhalde sonuç alma sanatı olmasıdır. Ne konuşursanız, nasıl yorumlarsanız yorumlayın sonuç önemlidir. Şaban Dişlinin aldığı rüşvet, Dengir Mir Fırat ile ilgili iddialar, Deniz Feneri skandalı, Engin Ceber’in işkence ve dayak sonucu ölümü gibi son derece önemli siyasi gelişmeler AKP hükümetinin  istifasını zorunlu kılan gelişmeler olmasına rağmen bu mümkün olmuyor. AKP bu gelişmelere rağmen meydan okumaya ve efelenmeye devam ediyor. Çünkü karşısında kendi içinde de, dışında da kayda değer bir muhalefet, ciddiye alınabilecek iktidar alternatifi bir hareket görmüyor. Mevcut muhalefetin önemli bir bölümü AKP’nin yaptıklarını eleştirme, diğer bölümü de korkutma üzerine kurulu.

Hem ekonomik alanda, ama özellikle de siyasi alanda inandırıcılığını hızla yitiren AKP’nin karşısında yerel seçimlerde oluşturulabilecek bir alternatif, AKP’nin de ANAP’ın siyasi kaderiyle buluşma sürecini hızlandıracak, AKP’yi tahmin edilenden de hızlı bir biçimde siyaset sahnesinden silecektir.

Türkiye’nin kaderini belirleyecek sol bir çıkış için aslinda koşullar son derece uygun. Bu alanda iki önemli engel var. Birincisi özgüven sorunu, ikincisi inandırma. Proje üretmek ise asla sorun değil. Çünkü ’sağ’ sosyal demokratlardan Marksistlere kadar uzanan en geniş yelpazedeki solun aslında proje üretme sorunu yok. Çünkü sol bu alanda oldukça verimli. SHP’nin 2009 yerel seçimlerine yönelik olarak yayınladığı ’Yerel Yaşam Programı’nı okumak bile böyle bir alternatifin varlığını açıkça ortaya koyuyor. Yani solun proje üretme sıkıntısı ve teorik olarak alternatif olma sıkıntısı yok. 1950’lerden bu yana ülkeyi yöneten sağ iktidarların bu konularda solun eline su dökme şansları bile bulunmuyor. Kaldı ki solun bu konuda Fikri Sönmez, Murat Karayalçın, Osman Özgüven, Büyükerşen gibi önemli örnekleri de var.

Sol bir çıkış için teorik bütün şartların olduğu bir ortamda sorun, özgüven ve inandırıcılık sorunu. Özgüven yakalandığında inandırıcılık sorunu da ortadan kalkacaktır. YOL TV’nin son birkaç aydır Ankara Piyangotepe, Ovacık, Mamak ve Batıkent’te yaptığı programlar bunun mümkün olabileceğini gösteriyor. ’Değişim isteyenler Keçiören’de buluşuyor’ başlığıyla Ankara Keçiören’de yapılan YOL TV Tanıtım Toplantısı hazırlıkları bize bunu somut olarak gösterdi. Belediye Başkanı Turgut Altınok ismi üzerinden geçmişte MHP’nin, bugün AKP’nin kalesi gibi gözüken, A Takımı ile, adam dövmelerle Türkiye gündemine oturan Keçiören’de çalışmanın ilk günlerinde neredeyse değişimin olabileceğine inanan bile yok denecek kadar azdı. YOL TV’nin Keçiören Piyangotepe’de yaptığı ilk canlı yayına katılan ve unutturulmaya yüz tutmuş ’Piyangotepe Katliamını’ katliamın birinci derecede tanıklarından dinleyenler ’Keçiören’de de değişimin mümkün olabileceğine’ inanmaya başladılar. Çünkü iş öyle bir hal almıştıki, katliamın gerçekleştiği bölgeye, katliamda öldürülenler anısına yapılan parkın ’Şehitler Parkı’ olan adı bile, AKP’li Belediye tarafından, semtte oturanların neredeyse tümü Alevi ve solcu olsa da ’Osmanlı Parkı’ olarak değiştirilmişti. O programa katılan yüzlerce kişinin attığı ilk adım sonrası, bölgede aslında hazır olan potansiyel hareketlenmeye başladı. Gerek YOL TV’de yaptığımız programlarda, gerekse de hazırlık çalışmalarında Keçiören’de mevcut bütün sol ve sosyal demokrat partilerin, yani CHP, SHP, DSP, ÖDP, DTP, TKP, EMEP’in yan yana gelmeye başladığını ve Keçiören’de tek aday üzerinde tartışmaya başladıklarını gördük. Bugün Keçiören’de yapılacak  YOL TV Tanıtım Toplantısı’nda da bunu canlı olarak ekrana taşıyacağız. Dün ’Keçören’de bu mümkün değil, sol bir araya gelemez, tek aday da çıkaramaz’ diyenler bugün bunun mümkün olabileceğini, solun tek bir aday üzerinde anlaşabileceğini ve Keçiören’de de değişimin mümkün olabileceğini en azından tartışmaya başladılar. Çünkü yan yana geliş özgüveni, özgüven de inanmayı ve inandırmayı beraberinde getiriyor. Sonuç almak kuşkusuz çok önemli, ama iktidarı isteyen bir perspektifle inanarak yola çıkmakta o kadar önemli. Bu anlamıyla Ankara Büyükşehir Belediyesi için Karayalçın ile Baykal’ın yan yana gelmesi ve Karayalçın’ın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı için ortak aday olarak gösterileceğinin anlaşılması Türkiye ölçeğinde de ortak adayların olabileceğini gösteriyor.  Bu mümkün, bunu gördük. Bunun için bütün partileri yan yana getirecek aritmetik bir‚ sol birlik’ sevdasına da fazla kapılmaya gerek yok, sokağın gücü ortak adaylar düzeyinde solu birleştirmeye yeter. Bunun için hepimizin öncelikle nihai hedeflerden önce ’ara adım’ atmayı öğrenmesi gerekiyor. Keçiören’de yaşanan deney ve Karayalçın’ın adaylığı ’ara adımların’ büyük adımlara dönüşeceğini gösteriyor…

’Değişim isteyenler Keçören’de buluşuyor’ bu akşam 19:00’da YOL tv’de. TURKSAT 1 C, Frekans: 11996, Sembolrate: 26000, FEC:5/6, Vertikal veya internet: www.yoltv.eu
 
NECDET SARAÇ

<!--

var prefix = 'ma' + 'il' + 'to';

var path = 'hr' + 'ef' + '=';

var addy39719 = 'necdetsarac' + '@';

addy39719 = addy39719 + 'birgun' + '.' + 'net';

var addy_text39719 = 'necdetsarac' + '@' + 'birgun' + '.' + 'net';

( '' );

39719 );

( '' );

//-->n

<!--

( '' );

//-->

<!--

( '' );

//-->

BİRGÜN - 18 Ekim 2008