Aleviler için son zamanlardaki en büyük tehlike Alevileri içeriden kuşatan Şiacı sözde Aleviler. Bunların çalışmaları sanki bir yerden start verilmiş gibi sistem destekli Sünnici sözde Alevileri bile geçmiş durumda. Özellikle Kuzey ve Orta Anadolu Alevilerini asimilasyon çalışmalarına son gaz devam ediyorlar. Ramazan orucunun Alevilere dayatılması, "tarikat namazı" adı altındaki namazlı cemler, Cem evlerinde Kuran kursları, kadınlara cemlerde başörtüsü dağıtmaları ve Alevilikte erkek-dişi sorulmayan Cemlerdeki CAN-ları haremlik selamlık ayırmaları gibi saçmalamakta hiç sınır tanımıyorlar.

Namazla cemi birarada kullanmaları gibi Alevi ritüellerini Şiilikle harmanlayarak yapma gerekçeleri ise geçiş aşamasında farkında olmadan şiileşecek Alevileri ürkütmemek. Belirli bir süre sonra beyin yıkama tamamlandığında cemi tamamen inkar edileceği bir sürece giriyorlar. Bunu bu aşamaları tamamlayıp şu an tamamen Şiileşen sözde Alevilerin yıllar öncesindeki ilk pratiklerinden görebiliyoruz.

Genel olarak Ehlibeytten girip Kerbela'dan çıkıp Şiilerle-Aleviler arasında anlam bütünlüğü tamamen farklı olan kavram ve hadiseleri, Şia'nın Şer'i ezberleriyle kavram kargaşına uğratıp itikadı zaafa dönüştürerek beyinleri yıkıyorlar. İran ve Irak'ta Şii molların kontrolünde olan dini ve kültürel nitelikteki yerlere sıklıkla geziler düzenleyip, gerçekleştirdikleri bir çeşit Şii inanç turizmiyle Alevilerin toplumsal hafızasını şiileşmeye müsait bir zemin üzerine oturtmaya çalışıyorlar. Bunların çoğusu isminin önüne Seyid ünvanını da alıp, secerelerinde olup olmamasına bakmaksızın olmayan dedelik vasıflarını kullanmaya çalışıyorlar.

Şiacıların İslamcı Alevilik tezleri hiçbir gerçeklik temeline oturmadığı gibi, Aleviliğin bütünsel hümanist yaşam felsefesini dar çatıların altına zoraki sığdırma çabalarıyla Şiiliğe uydurmaya uğraşıyorlar. Oysa Aleviliğin Hakk ve Hakikat yolu için asıl önemli olan; ne kadar İslami olduğunuz değil, ne kadar insani olduğunuzdur. Bu nedenle adeta minaresiz Camilere çevrilen bazı Cemevlerinde bir inanç kırımının malzemesine dönüşen geçiş aşamasındaki bu proto-Şiiler Alevi ritüellerinin içini boşaltarak, gerici anlayışlar tarafından yüzyıllardır her türlü dışlanma, iftira ve katliamlara rağmen var olma mücadelesi veren Aleviliğe en büyük ihaneti gerçekleştirerek içeriden çökertmeye çalışıyorlar.

Proto-Şii Aleviler özellikle Alevi gençler üzerinde eğitim ve benzeri örgütlenme faaliyetleri yürütüyorlar. Hatta Şiayı Alevilik gibi pazarlayıp gençlere sözde "Alevilik" dersleri veren kitaplar ve kurs programları bile açacak kadar meydanı boş bulup bir hayli yol almış durumdalar. Eskiden Aleviler katlediliyordu, şimdi bu içeriden kuşatan şiileşmeyle bizzat Aleviliğin kendisi katlediliyor!

Not: bu yazının bağlamının daha net anlaşılması açısından yazarın "‘Alevileri içeriden kuşatan Şiileştirmeye karşı farkındalık seferberliği başlatılmalı" adlı röportajını okuyabilirsiniz.

Özcan Öğüt