Alevilerin Ali'si kimdir? Hangi Ali?
Tanrı Ali, İmam Ali, Kamil insanın prototipi Ali, İslam için baş kesen, halife ali, kimine göre timsal-i zerdüşt ali vd. …Şu çok ilginçtir: Tanrı,...
Tanrı Ali, İmam Ali, Kamil insanın prototipi Ali, İslam için baş kesen, halife ali, kimine göre timsal-i zerdüşt ali vd. …
Şu çok ilginçtir: Tanrı, yani Xwedê Kürtçe’de kök olarak XA-DA ( XE-DE ). XA (Xwe): kendi demek DE: vermek, katmak demek birleşince şu anlama geliyor: Kendinden veren, kendinden katan demek.
Kapılara göre ALİ:
1) Ali Şeriat kapısında Arslandır
2) Ali Tarikat Kapısında Şah-ı Merdan
3) Ali Marifet Kapsında Büyücü (Veli, Evliya-Ermiş)
4)Sırr-ı Hakikat Kapısında Ali’den başka Allah yoktur.
Sır kapısında ki Ali tüm körlüğü üzerimizden kaldıracak niteliktedir. Yukarıda dört kapıya göre verilmiş Ali tanımları aslında sırdır. Şimdi çok önemli olan bu nitelikleri unutmayalım. 4 kapı tanımları Alevîliğin farkında olmadığınız biçimde perdelerini kaldıracaktır. Nasıl bir perde ve neden? Şöyleki:
a) Elinde çift uçlu kılıçla İslamın yayılması için binlerce baş kesen,
b) fetih yapan, c) namazında niyazında, dininde diyanetinde olan, d) çok kez evlenen, e) ömeri, ebubekri, osmanı tanıyan ve onlara kız verip, onlardan alan, f) ömer nihavend savaşında 110bin fars-kürt öldürürken islamın yayılması için, sesini çıkart-a-mayan bir kişi nasıl olurda Aleviliğin saygın kişisi olur diye. Tam bir tezat ve çelişkili bir curcuna.
Tek tek açıklayalım:
a) ve b) Alevilik cihadı reddeder. c) Alevilikte yunusun dediği gibi din ve diyanet yoktur. Namaz yoktur.d) Alevilikte çok eşlilik yasaktır. e) Aleviler Ömeri, Osmanı ve Ebubekri reddeder. Gaspçı ve adaletsiz kabul eder. f) Alevilik asla savaş olmasını kabul etmez.Yanar, asılır, yüzülür; ama mecbur kalmadıkça silah kuşanmaz.
Bize şöyle mi dedi Mürşidler, Pirler: Ali, Piriniz, Merdanınızdır, cihad etti, siz etmeyin, çok kez evlendi siz evlenmeyin, ömeri ve diğerlerini tanıdı siz tanımayın, namaz kıldı siz kılmayın, oruç tuttu siz tutmayın, savaştı siz savaşmayın, gizlenin; içki asla içmezdi siz için dedi. Ve siz yinede Onu örnek alın ama yaptıklarını asla yapmayın. Böyle mi dediler? Elbette ki demediler. Bir sır vardı.
Şimdi aleviliğin kabulleri ortadayken nasıl olurda Hz Ali’nin resmini kendine perde etti:
a) Korku b) Güvenlik sorunu c) İslamın büyüklerinin adı altında inancını her ne pahasına olursa olsun sürdürme çabası d)Sosyal dışlanmışlığın verdiği veya vereceği yalnızlık hissi e) O coyrafyada egemen olan dinin, sosyal ve dini yaptırımları.
örneğin: Gayri müslimlerden alınan vergi, Mülk sahibi olunamaması, bulunduğu bölgede insani hizmet alamaması, rahatça örgütlenememe ve inancını geliştirememe endişesi, iftiralar ve karalamalar vs…
Anladığınız gibi Alevîler bu vede benzer endişelerden Ali gibi islami şahsiyetleri kendine perde etti. Bunu yapmaya mecburdu; çünkü aşırı vergi ödeyecekti, öldürülecekti, 1826 yerine 1300de dergahları kapatılıp yasaklanacaktı, gelişemeyecekti, örgütlenemeyecekti, bulunduğu islam coğrafysı içinde dışlanacaktı, bugünlere ulaşamayacaktı. Şuna dikkat edelim Alevîlik; saygınlık kazanmış olan yüzlerce islam şahsiyeti varken sadece peygamberi, Aliyi ve onun çocuklarını görünürde kabul etmiştir.. Bakın! en sadık müslümana bile ne yaptılar deyimiyle ali adı altında batıni kimliklerini sürdürdüler. Yani 6. yydan 21. yy kadar Ali ve Peygamberden başka hiç mi iyi bir müslüman yoktuda sadece bunları kabul ettiler. 2 milyara yakın İslam nüfusunun kabul ettiği yüzlerce İslam şahsiyeti var, ama 15 milyonluk Alevi nüfusu niye bunları kabul etmiyor yada hiç oralı olmuyor? Belkide gizli bir kuran vardı onu alevilere ulaştırdılar aleviler diğer yanlış kurana uyan 2 milyarın inancını görmezden geliyor(!).
1) Ali Şeriat kapısında Arslandır
2) Ali Tarikat Kapısında Şah-ı Merdan
3) Ali Marifet Kapsında Büyücü (Veli, Evliya-Ermiş)
4) Hakikat Kapısında Ali’den başka Allah yoktur.
Bu 4 kapı üzerinde değerlendirilen Ali’yi çok iyi bilin. Kapılara göre:
1) Arslan: Hayvan
2) Merdan: İnsan
3) Ermiş: Kamil insan
4) Sır kapısı: Tanrıdır ve burada işte Enel Hakk der insan!
Ne ilginç değilmi? “Alemde meşud olan bu devran/Tekamül içindir kemale doğru”Kapılardan geçmiş Alevî pirlerinin nefeslerini 4 kapıda ki kabullere göre yapmak gerek. Hakikat ehli ile Tarikat ehli ereninin söyledikleri farklıdır.
Açıkçası şudur:
Her Alevî pirinin nefesinde ki kavramlar 4 anlam içerir. Şeriat kapısındaki Alevî genel geçer bilgiyi, hakikat kapısındaki ise 4. ve geçek anlatılmak istenini çıkarır. Ali ise bu bağlamda değerlendirilmeli. Sokaktaki Alevî için nefeslerde ki daima Halife Alidir. Fazlasına gerek duymaz. Tarikat ve Marifet kapısında ki için ise Ali farklıdır ve asla cihad eden halife Ali değildir. Aksi halde neden şunları yazarak şirk yapar?
PİRLERDEN ÖRNEKLER:
1)
Alidir herşey için can, Alidir yar ile mihman
Ali rahim, Ali rahman, Alidir cümleye server
Nesimî
Farkındasınızdır rahman ve rahim tanrının 99adından biridir.
2)
Ali evvel, Ali ahir, Ali batın, Ali zahir
Ali şems-i münevverdir, Alidir Nur ile enver
Nesimî
Evvel, ahir, batın, zahir, münevver, enver, nur.. (Allahın 99 ismi)
3)
Ali vahid, Ali ehad, Ali ferd ü Ali samed
Alidir cümleye rahmet, Alidir şaf-i mahşer
Nesimî
Vahid, ehad, samed, rahmet 99 ad. Samed ise kimseye ihtiyacı olmayan Tanrı demek.
4)
Ali süphan, Ali cennet, Ali sultan, Ali Rıdvan
Ali dindir, Ali iman Ali’dir sakı-i kevser
Nesimî
Süphan, sultan, rıdvan, din, iman, kevser. Bazısıtanrının 99 adından biri. Bazısı tanrı tarafından yaratılan şeyler. Cennet, din, kevser gibi…
5)
Lâ ilah illâ Ali’dir nûr-i zat-ı Zülcelal
Lâ ilah illâ Ali’dir Hayy-i baki layezal
Lâ ilah illâ Ali’dir gün gibi ruşen olan
Lâ ilah illâ Ali’dir görünen şirin cemal
Lâ ilah illâ Ali’dir vakıf-ı ilmi ledun
Lâ ilah illâ Ali’dir sahib-i nutk-i kemal
Lâ ilah illâ Ali’dir şems-i şah-i vedduha
Lâ ilah illâ Ali’dir gökteki bedr-ü hilal
Lâ ilah illâ Ali’dir çeşme-i hayvanımız
Lâ ilah illâ Ali’dir nur-i mutlak bi-zeval
Lâ ilah illâ Ali’dir padişah-i alemin
Lâ ilah illâ Ali’dir kevser-i ab-i zülal
Lâ ilah illâ Ali’dir Mustafa vü Murtaza
Lâ ilah illâ Ali’dir gözüme ayn-i visal
Lâ ilah illâ Ali’dir gönlümün şahı benim
Lâ ilah illâ Ali’dir üşte oldur bi-melal
Lâ ilah illâ Ali’dir bu virani dervişin
Gözü nûru başta tacı ol Ali Celle Celal
VİRANÎ
Açıklaması: Şaşırmayın…
Yüce tanrının özü alidir. Aliden başka Tanrı yoktur.İlksiz sonsuz olan, ölümsüz varlık olan Alidir, ondan başka tanrı yoktur.Gün gibi açık olan Alidir. Ondan başka tanrı yoktur.Görünen tatlı yüz Alinin yüzüdür. Ondan başka tanrı yoktur. Gizli bilimlerin bilicisi Alidir.yetkin olgun sözü söyleyende Alidir. Ondan başka tanrı yoktur. Kurandaki kuşluk suresinin padişahı, güneşi Alidir. Ondan başka tanrı yoktur. Erenlerin padişahı yaşamanın özü, yaratıcılığın gücü, yaratan,varlıklara dirilik veren onları yok, ve var eden Alidir. Ondan başka tanrı yoktur.
Demektedir. Bu aliyi getirip sadece islam halifesi imam ali yapamazsınız. Kurana göre bunlar tanrının niteliklerleridir ve buna şirk denir. Küfrü ekber sayılır (en büyük küfür-suç). ve aleviler bu kadar öz müslümanlar ama şirkide ihmal etmemektedirler. Viraninin böyle çok nefesi vardır. Yazmak bile zor ve insanı hayallere, yorumlara daldırıyor. Onun için Viraninin açıklamalı şiirlerini bulun inceleyin. Biz başka ozandan devam edelim.
6)
Müminler sırrını ilden sakınır
Kendin bilmezlere sözün dokunur
Genci Abdal dört kitapta okunur
Evveli Ahiri destan Alidir
Genç Abdal
Evvel, ahir destan Ali……. Dört kitapta okunur.. Ali dört kitapta nasıl okunur?
7)
Hakkın kandilinde gizli nihanda
La mekan elinde sır idi Ali
Künt-ü kenzin esrarı andadır
Dünya kurulmadan var idi Ali
Devrani
8)
Ol dem şimşek yalabıdı yedi sema gürledi
Hem SAKİdir hem BAKİdir NUR-U RAHMANım Ali
Sefil Ali
Nur-u Rahman (esirgeyen ışık),Saki, Baki tanrının 99adından bazıları…
9)
Ben Aliyi gördüm arşta durunca
Yerin göğün binasını kurunca
Ali’nin sırrına kimse ermedi
Cebraile bir kez sual sorunca
Hatayî
10)
Musa ile tur dağında
Ben dedem aliyi gördüm
Kul Himmet
Musa ile tur dağında olan, ışıklı arabasıyla tur dağına inen, musanın seni görmek istiyorum demesi üzerine “len terani”yani “beni göremezsin” anlamına gelen sözün kullanıldığı an bu andır. Musa ile tur dağında olan halife ali midir, Allah mıdır?
11)
İsa peygamberim şama girince
Yer ü gök titredi ali gelince
Derviş Ali
Bu olay incil elçilerin işleri 9:3-9 da şöyle anlatılıyor
”Yol alıp Şam’a yaklaştığı sırada, birdenbire gökten gelen bir ışık çevresini aydınlattı. Yere yıkılan Saul, bir sesin kendisine, “Saul, Saul, neden bana zulmediyorsun?” dediğini işitti. Saul, “Ey efendim, sen kimsin?” dedi. “Ben, senin zulmettiğin İsa’yım” diye cevap geldi. “Haydi kalk ve kente gir, ne yapman gerektiği sana bildirilecek.”<<<
Tanrının ışıklı arabasıyla geldiği, olduğu, adının geçtiği heryerde dikkat edin ali geliyor, ali oluyor. Miraçtaki aliyi hiç anlatmıyorum muhammedin aracına, bineğine binip göğe gittiği hikayede perde arkasında görünen ali malum. değinmiyorum çünkü aynı şey.
12)
Kuran’da Ali’dir İncil’de İlya
Zebur’da Papadır Tevrat’da Ulya
-Devranî-
Alinin sırrı Alinin sırrı ..Ne sırrı bu.. Ali dediğin 7. Yyda yaşamış Peygamberin kuzeni, damadıdır. İlk müslümanlardan, çift uçlu kılıcıyla cihad yapan. Hasan ile hüseyinin babası, İmam, halife, namaz sırasında-yolunda öldürülmüş bir müslüman. Doğum- ölüm tarihleri belli. Sayfalarca kitabı yok, dergahı yok, müridi yok, ne sırrı var. herşey bu. Ebubekir yerine halife olsaydı ne olacaktı. 656-661 yılları arası halifelik yaptı. Ne yaptı 5 yılda… Arşta durmuş, yerin göğün yaratıcısı, evvel ahir vs.. Peygamber bile değil. Peygamber olsa işkembe-i kübradan atılıyor derimde peygamber bile değil mucizeleri yok. nasıl bukadar şeye hakim ve kadir olabiliyor.. Yazdığım nefeslerden anlaşılan ortada.
Verilen örnekler Hakikat kapısına göre Alinin Tanrısallığı üzerine verildi. Şimdi düşünün Hep hakikat kapısındaki Ali mi anlatılır elbette hayır. Şeriate, Tarikate, Marifete göre anlatılan Alide vardır. İşte bizi hayrete düşüren de bu kapıların alisidir. Buda Alevînin bilinçlenmesiyle halledilecek bir konudur. Kimi kapıda Ali Arslan, kiminde Merdan, Kiminde Ermiş, Kiminde tanrı!
Bunun içindir ki Ali İmam Alidir gibi yanlış ve eksik bir mantık yürütülemez.
Şimdiye kadar Mürşid ve pirlerden örnekler vererek anlatmak istediğimi özetledim. Bir değil yüz değil bu tür nefesler çok sayıda var. Bütün Pirlerin bunu tesadüfle yazdığını veya anlattığını, şirk yapacak kadar öz müslüman olduğunu, pirlerin onu tanrı kabul edecek kadar ileri gittiğini düşünemeyiz. Tersine kamil sözü kuranımızdır deriz. Alevîlik sırlarla doludur. Ve Alevilik kadimden beri gizli ve gerçek bilgilerin sahibidir. Taliplere bu sırları, bilgileri, gerçekleri Mürşitler vasıtasıyla aktarır ve onları uzun eğitim sürecinde derviş, pir haline getirir. Ozanlar, pirler, dervişler nefes, deme, deyişlerinde bu aldıkları sırları bilmece gibi yazar. Böylece bize aktarır ve bizi cezbederler. Gizli bilgilerin tarihten beri başına hep birşeyler gelmiştir çünkü.
Örnek:
1) Eski hikayelerin inceden inceye okunması, kocaman bir gerçekler dünyasını tepetaklak etmeye yetebilir. Ne yazık ki, korunabilenlerden kat kat çok kitap yok edilmiştir. Güney Amerika’da, bir zamanların bütün bilgeliğini anlatan bir kitabın olduğundan söz edilir. Kitap, 63. İnka Kralı Pachacuti tarafından yok edilmiştir. İskenderiye kitaplığında büyük bilgin kurtarıcı Ptolemaios’a ait ve insanlığın bütün geleneklerini yazan 500.000 cilt, önce kısmen Romalılar tarafından, yüzyıllar sonra da Halife Ömer tarafından yakılmıştır. Hiçbir zaman yerine yenisi konulamayacak değerdeki eserlerin, İskenderiye’deki halk hamamlarını ısıtmak için kullanıldığını düşünmek insanın tüylerini ürpertiyor.
Kaynaklar 900.000 cilt olduğunu söyler. Ve Adaletli Ömer, Amr İbnül-As’a emir verdirerek yakmıştır. Büyük bir kısmını o, 200.000 cilt kadarını daha önce Romalılar yakmıştır. Alevîlik sadece Ömer gibileri nefretle anar. Tarihte binlerce kez kan dökmüş hatta çok aşırı gitmiş padişahlar, hükümdarlar var. Neden Alevîlik sadece birkaçının ismini ön plana çıkarırır. İşte asıl nefret Ömer gibileredir ki binlerce kitabı yakan, kültürel, sanatsal ve insanî değerlere saldırada bulunan zihniyetleri nefretle anar. Çünkü bu tür zihniyetler gerçeği saklar ve sonra yok eder böylece donanımsız insanı kendine bağlar.
2) II. Mahmut (lanet olsun) 1826 yılında Yeniçeri Ocağını kapatınca 20 büyük Bektaşî Dergâhındaki tarihi eşya ve kitabı yakmıştır. Daha sonra Bektaşîliği yasaklamış ve Hacı Bektaş Dergahının başına Nakşibendi Şeyhi atamıştır. Onunda yaptığı ilk iş 1834te Dergâha Cami yaptırmak olmuş.
3) 10 Mayıs 1933 te Almanya’da Marx, Freud, Seghers,Zxeig, Mann ın kitapları yakıldı. Bir Rus askeri kütüphanenin yıkıntıları arasından çıkardığı kitabın biri sayesinde Maya uygarlığının dili çözüldü. O asker bunu çıkarmasaydı bugün Maya dilini okuyamıyor olacaktık. Ne önemde olan kitaplar kasten yakılır düşünün..
Daha çok örneği var. Şunun için anlatıyorum bunları: Alevilik bu tür çirkinliklerin yaşandığını bildiği için bu tür gizli, sırlarla dolu bilgileri cana bürümüştür. 4 kapı 40 makam Talip, Mürşid, Pir hiyerarşisi içinde gizli bilgileri nesilden nesile aktarmış ve bugüne ulaştırmıştır. İnkalar, Mu’lar, Mayalar, Babil, Sümerler gibi kağıda, kitaba yazıp bir küpün içine koyup toprağa gömüp bulunmalarını bekleseydi ya onlar çürüyecekti yada bulunamayacaktı; bulunsada yakılacaktı. Onun içindirki yöntemi mükemmel kurup, sadık insanlar yetiştirip sırları onlara vermişlerdir. Onun içindirki Bektaş Veli, Kaygusuz, Yunus, Pir Sultan, Devrani, Harabi yüzlerce yıllık farklarına rağmen nefeslerinde aynı şeyi anlatmışlardır. Çünkü aynı eğitimi alıyor, aynı şeyleri farklı üslüpla anlatıyorlar. Ben sadece farklı bir yoldan değindim. Gören gözler zaten Alevîliği aslına göre yaşama isteğindedir.
Çeşitli Örnekler:
Ali oldum adım oldu bahane / Güvercin donunda geldim cihane (Abdal Musa) 13. yy
Bir ismi Ali’dir bir ismi Allah (Kul Himmet) 16. yy
Süleymanlar içinde Ali bir Süleyman’dır / Süleymanlar bildiler Süleyman’a benzemez (Kul Nesimî) 17.yy
Bin bir ismi vardır, bir ismin Hû’dur (Sadık Baba) 18.yy
Bin bir ismi vardır bir ismi Allah (Dervis ALi) 19.yy
Kün deyince var eyledi on sekiz bin âlemi (Dervis ALi) (19.yy)
Alemi var eden sultan Alidir (Genç Abdal) 19.yy
Ali Rahîm Ali Rahman, Ali göründü gözüme (Hilmi Dede) 20.yy
Biz aşığız ne söylesek
Sözümüzde yalan olmaz
Sır içinde sır saklarız
Hiç kimseye âyân olmaz.
–Gubarî–
Kul Seyyid / 2007
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.