Alevilere ilişkin büyük açılım hazırlığı...
Alevilere ilişkin büyük açılım hazırlığı...Cemevi ibadethane sayılıp, Dedelere maaş verilecek mi?Aleviler'e ilişkin yeni açılım yapmaya hazırlanan...
Alevilere ilişkin büyük açılım hazırlığı...
Cemevi ibadethane sayılıp, Dedelere maaş verilecek mi?
Aleviler'e ilişkin yeni açılım yapmaya hazırlanan hükümet, ayrıntıları sır gibi saklarken Bakan Yazıcıoğlu, BUGÜN'e konuştu. Alevi ve Sünniler arasındaki ortak paydanın İslamiyet olduğunu söyleyen Yazıcıoğlu, "Bu değerlere bakmalıyız” dedi.
Hükümet, Alevi kesime yönelik sürpriz bazı adımlar atmaya hazırlanıyor. Sır gibi saklanan hazırlık konusunda Devlet Bakanı Sait Yazıcıoğlu, BUGÜN’e konuştu. Hazırlıkların içeriği konusunda şimdilik bilgi vermeyen Yazıcıoğlu, "Alevi kesiminin, bu ülkede yaşayan farklı algılayıştaki insanların mutlu ve huzurlu bir şekilde bu ülkede yaşama hakları vardır. Dolayısıyla devlet gerekli düzenlemeleri yapmalıdır, yapacaktır. Ama, bunları somut olarak şimdi ifade edemem" dedi.
Kuşadası olayı çok doğru
Alevi kesimle, Allah sevgisi, peygamber sevgisi, Allah inancı, peygamber inancı ve Ehl-i Beyt sevgisi konusunda mutabakat bulunduğunu hatırlatan Yazıcıoğlu, "Bunlar temel noktalardır. Ondan sonrası teferruattır. O teferruatta ki sıkıntılar da giderilecek" müjdesini verdi.
Kuşadası Belediyesi’nin cemevini ibadethane sayarak, camilerdeki gibi su parası alınmaması uygulamasına destek veren Yazıcıoğlu, "Yıllardan beri bizim telaffuz ettiğimiz bir şey o. Cemevlerine, böyle bir desteğin sağlanması çok doğrudur. Normalde olması gereken bir destektir. O konuda bir çalışmamız var, bakalım nereye bağlanır" bilgisini verdi.
Sadece nüanslarda ayrılık var
Türkiye’deki Alevi kesimin büyük kısmının kendisini Müslüman kabul ettiklerini ve İslam dini içinde kendilerini gördüklerini ifade eden Yazıcıoğlu şöyle konuştu: "Bu önemli bir nokta, çok önemli bir payda. O zaman sorun biraz daha kolaylaşıyor. Fakat, onların İslamiyet anlayışları ve algılayışları biraz farklı. Bu farklılık zaten Sünni kesimde de var. Nüanslarda ayrılık var. Onlarda da Allah, Peygamber, Ehl-i Beyt sevgisi bunlar her iki kesimde var. Biz aslında bizi birleştiren unsurların farkında değiliz. Bu bizi birleştiren unsurları daha çok öne çıkarmamız lazım."
TEFERRUATA BAKMAYACAĞIZ
Bakan Yazıcıoğlu, farklı algılayışlara hoşgörüyle yaklaşılması gerektiğini vurgulayarak, şunları söyledi:
"Farklı algılayışların o insanlar tarafından benimsenmesi ve uygulanması konusunda bizim söyleyeceğimiz hiçbir şey yok. Zaten din ve vicdan özgürlüğüne de sığmaz bu. Dolayısıyla aslında sorunun çözümü çok zor değil. Ülkede büyük çoğunluk İslam dinine mensup, belli temel prensiplerde bir mutabakat var; Allah sevgisi, peygamber sevgisi, Ehl-i Beyt sevgisi bunlar herkeste var ve temel noktalardır. Ondan sonrası teferruattır. Burada da sıkıntılar var. O sıkıntıları da gidermek zor olmasa gerek. Çünkü, temel konularda ayrılık varsa o sıkıntı verir. Ama, teferruatta ki sorunların her zaman daha kolay halledilmesi gerekiyor. Bugüne kadar maalesef olmadı bu. Bu konuda sonuna geldik. İnşallah biraz daha rahatlatıcı bir kısım düzenlemelerimiz olacak."
YILLARDIR ÇÖZÜLMEYEN SORUNLARA EL ATILACAK
Bakan Yazıcoğlu, hükümetin Alevilere yönelik yapacağı yeni açılımın içeriği konusunda şimdilik bilgi vermedi. Ancak, edinilen bilgilere göre camilerde olduğu gibi cemevlerinin de elektrik ve su parasının karşılanması, alevi dedelerine ve cemevlerinde çalışanlara maaş bağlanması gibi yıllardır konuşulan ama bir türlü adım atılmayan konuların çözümüne ilişkin bir açılım hayata geçirilecek.
Böylece, yıllardır tartışılan bir soruna daha neşter atılmış olacak. Zorunlu din dersi konusundaki tartışmaları da değerlendiren Yazıcıoğlu, "Daha önce din dersi seçmeliydi, seçmeli olmasının bir kısım sakıncaları görüldü ki, böyle bir uygulamaya geçildi. Bunun asıl temelde konuluş amacı bir Türk genci içinde yaşadığı toplumun dini inançlarını, geleneklerini, örfünü bilerek yetişmesi içindir. Bunu bilmek ayrı bir şeydir, uygulamak ayrı bir şeydir" bilgisini verdi.
ZORUNLU DiN DERSiNDE EN iYiSi MEVCUT SİSTEM
Dini eğitimin belirli bir disiplin içinde verilmemesi durumunda, bu ihtiyacın başka kanallarla yerine getirileceği uyarısında bulunan Bakan Yazıcıoğlu, "Nerelerden alınacak, ehil ellerden mi, yoksa derme çatma bir yerlerden mi eğitim alınacak? Türkiye’de her zaman tartışılan ve realitesi olan gerçeklerdir bunlar. Bütün bu tartışmaların önüne geçmek için devletin gözetimi ve denetimi altında devletin okullarında bu yapılsın diye yapılmış bir düzenlemedir. Yıllardır bu işliyor, işlemesinden de ben bir olumsuzluk görmüyorum. Bu en uygun çözüm demek zor. Fakat, mevcut düzenleme sanki iyi yapılmış bir düzenleme gibi geliyor bana. Şayet iyi işletilirse sorunun çözümüne bir projeksiyon tutuyor" dedi.
RAHATSIZLIKLARI GiDERiCi DÜZENLEME YAPILMALI
Zorunlu din dersine yönelik bazı eleştirilerin haklılık payı da olabileceğine dikkat çeken Devlet Bakanı Sait Yazıcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Zaman içinde bir kısım ihtiyaçlar ortaya çıktıkça Milli Eğitim Bakanlığı bazı düzenlemeler yaptı. Bu çalışmalar kapsamında başka kesimlerin inançlarıyla ilgili de bir kısım ilaveler yapıldı. Başka inançlarla ilgili yeni düzenlemeler yapıldı, ama bunların ne kadarı yeterlidir, ne kadarı tatmin edicidir bilemem. Türkiye’de başka inanç grubu içerisinde de olan insanlar bundan bir şekilde rahatsız oluyorlarsa onların rahatsızlıklarının ne olduğuna bakmak lazım. Onların rahatsızlıklarını giderici bir kısım düzenlemeleri de yapmak lazım. Meclis yeni açıldı. Bu dönem içerisinde hükümet olarak gereken çalıymaları yapacağız. Bu bizim sözümüz."
Düzgün KARADAŞ / BUGÜN - 3 Ekim 2008
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.