ABF 'Ayrımcılığa Karşı' Ankara'ya Çağırıyor

ABF 'Ayrımcılığa Karşı' Ankara'ya Çağırıyor

ABF 'Ayrımcılığa Karşı' Ankara'ya ÇağırıyorAyrımcılığa Karşı Eşit Yurttaşlık HakkıBüyük Alevi Yürüyüşü...

A+A-

ABF 'Ayrımcılığa Karşı' Ankara'ya ÇağırıyorABF 'Ayrımcılığa Karşı' Ankara'ya Çağırıyor

Ayrımcılığa Karşı Eşit Yurttaşlık Hakkı
Büyük Alevi Yürüyüşü

KAMUOYUNA

Değerli Basın Mensupları,

Bu çağrı sadece eşitlik içindir.

12 Eylül faşist Askeri Darbesiyle başlayan, bugün ise AKP gericiliği ile azgınlaşarak sürmekte olan Zorunlu Din Dersleri uygulaması; anti-laik, anti-demokratik, anti insani olduğu kadar, bir o kadar da misyonerlik faaliyetidir. Bu uygulama,  toplum hayatını, dini duyarlılıklara göre yeniden dizayn etme amacı dışında, özel olarak da Alevi çocuklarını Sünnileştirme amacı taşımaktadır.

Diğer yandan Alevilerin bin yıllardır ibadethane olarak kabul ettikleri cem ve kültür evleri inkar edilmekte yeri geldiğinde “cümbüş evi” olarak nitelenmektedir. Diyanet İşleri Başkanlığı, devasa bütçesi ile bir yandan kimi şeriatçı örgütleri beslerken, sadece Sünni inanç mensuplarına hizmet vermektedir.

Aleviler ve örgütlü yapıları yıllardır mücadele veriyor. Bu mücadelenin ekseninde, cemevlerinin ibadet merkezi olarak tanınması, Zorunlu Din Derslerinin ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın kaldırılması, Madımak Oteli’nin müzeye dönüştürülmesi gibi temel talepleri vardır.

Zorunlu Din Derslerinin kaldırılması konusunda, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, hukuki bir mücadele vermiş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Danıştay bu uygulamanın yanlışlığını tespit etmiştir. Ancak Milli Görüş geleneğinin sürdürücüsü konumunda olan AKP iktidarı, söz konusu mahkeme kararlarını uygulamamaktadır. Hükümetin hukuk tanımaz tavrı, demokrasi, eşitlik ve özgürlük talebinde bulunan başta Aleviler olmak üzere, toplumun tüm kesimleri açısından kaygı vericidir. Hukukun üstünlüğü ilkesine gölge düşmüştür.

Aleviler, hükümetin hukuk tanımaz tavrını ve en temel insani taleplerini görmezden gelerek oynadığı “üç maymun” rolünü içine sindirecek durumda değildir. Çünkü söz konusu talepler sadece Alevilerin talepleri değil, demokrasi, özgürlük ve eşitlik isteyen tüm kesimlerin de talepleridir. Sünni kökenli olduğu halde çocuğunun zorunlu din dersi almasını istemeyen milyonlarca aile vardır ve bu aileler de Aleviler kadar mağdur olmaktadır.

Alevi Bektaşi Federasyonu bileşenlerinin bir süre önce başlattığı, Zorunlu Din Dersi’ne yönelik  oturma eylemleri, hükümet için uyarı niteliğini taşıyordu. İstanbul’da başlayan, daha sonra Türkiye’nin farklı illerine yayılan oturma eylemleri büyük ilgi görmüştür.

Alevi Bektaşi Federasyonu olarak şimdi, Alevilere yönelik ayrımcı politikalara son verilmediği için eylemliliğimizi bir üst noktaya taşımaya karar verdik. AKP’nin gericiliğine ve hukuk tanımaz tavrına tepkimizi göstermek amacıyla Türkiye’nin dörtbir yanından yürüyerek Ankara’da büyük bir mitinge dönüştürecek ve hükümeti bir kez daha uyaracağız.

Yürüyüş kollarımızın başlangıç noktaları Ordu, İstanbul, Balıkesir, İzmir, Antalya, Adana ve Diyarbakır’dır. İlk hareket tarihi 7 Kasım 2008’dir. Karadeniz, Doğu Anadolu ve Akdeniz Bölgelerinden hareket edecek olan yürüyüş kollarımız, 8 Kasım 2008 günü Hacıbektaş kasabasına uğrayarak, Hünkar Hacı Bektaş Veli’den el alacak ve Ankara’da , Abdal Musa, Hamza Baba, Sücaattin Sultan, Şeh Bedrettin, Karacaahmet Sultan, Şah Kulu,  Yunus Emre, Güvenç Abdal, Hubyar Sultan ve Pir Sultan’la buluşarak Hüseyin Gazi’ye ulaşacaklardır.

Hükümetin azgınlaştırdığı gericilik dalgasını bertaraf etmek, hemen hemen her alanda sergilediği hukuksuzluğa güçlü bir sesle “hayır” diyebilmek için başlattığımız bu eylemlilikte sendikaları, demokratik kitle örgütlerini, sol siyasi partileri, tüm Alevi örgütlerini, “musahip”, “yoldaş” olarak görmek istiyoruz. Ayrımcılık değil sadece eşitlik talebinde bulunan Alevilere gereken desteği vereceklerine inanıyoruz.

Bu yürüyüş, din ve vicdan özgürlüğü, düşünceyi ifade etme özgürlüğü yanında, her türlü tahakküme, telkine, tehdide karşı basın özgürlüğü içindir de…

Bu yürüyüş tüm bu nedenlerin üstünde AKP gericilini önümüzdeki yerel seçimlerde, Ankara’dan başlayarak, Ankara Çayı örneği, derelere süpürme, ortalığı temizleme içindir de…

Bu vesileyle; çağrımız; Gelin Canlar Bir Olalım; iri, diri bir olalım; AKP’ye anladığı dilden konuşalım şeklindedir.

Saygılarımızla.

Genel Başkan
Ali BALKIZ

Alevihaber.com - 19 Ekim 2008

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.