1 KASIM´DA SALTANATI YIKALIM

1 KASIM´DA SALTANATI YIKALIM

Parlamenter sistemi yıkmak ve meşru olmayan Başkanlık sistemiyle sultanlığını ilan etmek uğruna 7 Haziran seçimlerinde 400 milletvekili isteyen Erdoğan,...

A+A-

Parlamenter sistemi yıkmak ve meşru olmayan Başkanlık sistemiyle

sultanlığını ilan etmek uğruna 7 Haziran seçimlerinde 400 milletvekili

isteyen Erdoğan, bunu başaramayınca o çılgın projesini devreye soktu.

Saltanatını engelleyen kim varsa, kim muhalefet yapıyorsa, kim karşı

çıkıyorsa yok etmek için devletin tüm imkanlarını seferber etti. 7

Haziran’da emellerine ulaşamayan diktatör mazlum halklara karşı savaş

ilan etti. Bu savaş birçok masum insanın, çocuk, kadın, yaşlıların

katledilmesine kadar vardı. İşte bu bir diktatörün, kendi çıkarlarını

koruyabilmesi için yapabileceği en çılgın projesi oldu.  Diktatör

durdurulamazsa daha büyük felaketlerle, acılarla karşı karşıya

gelineceği çok aşikârdır.

7 Haziran seçimlerinde, “seni başkan yaptırmayacağız” diyen başta

Kürtler olmak üzere, Alevilere, Sosyalistlere, tüm masum ve mazlum

halklara yönelik diktatör ne yapması gerekiyorsa onu yapmaya başladı.

Haksız tutuklanmalar, gözaltına alınmalar, basına yapılan baskın,

işverenlere yönelik tehdit ve şantajlar, sivil toplum kuruluşlarını ve

yöneticilerini hedef göstererek baskı altına almak adına her türlü

işkence, Saray tarafından uzaktan kumandayla yönlendirilen hükümsüz bir

hükümet tarafından bizzat acımasızca uygulanmaya başlandı.

13 yıldır durmadan, usanmadan, bıkmadan Erdoğan ve AKP’ye

güvenilmemesi, çok dikkatli olunması gerektiğini her fırsatta, her

platformda dile getiren Avrupa Alevi Hareketi, 7 Haziran seçimlerinde

AKP’nin tek başına iktidar olmasını engelleyecek en doğru ve en gerçekçi

yol ve yöntemin 4. bir partinin %10 barajını aşarak meclise girmesiyle

mümkün olacağı gerçeğinden yola çıkarak, HDP ile stratejik işbirliği

yapma kararı aldı. Alevilerle birlikte birçok toplumsal dinamik HDP’nin

barajı aşabilmesi ve ilkesel bir düzlem yakalanabilmesi için tüm gücüyle

destek verdi. HDP’nin barajı aşmasıyla meclis 4 partili bir döneme

girmiş oldu. Bu sonuç AKP’nin tek başına iktidar olmasını engelleyen tek

güç olmuştur.

Erdoğan’ı çıldırtan da budur. Bu sonuçtan dolayı silahların sustuğu

bir süreci buzdolabına kaldırarak, yine kirli savaşı başlattı. Bu

nedenden dolayı birçok insan yaşamını kaybetti. 1 Kasım’da Erdoğan, AKP

cenahı; 7 Haziran seçimlerinde aldığı yenilgiyi bertaraf etmek için akla

ve vicdana sığmayacak yalan, iftira ve her türlü ahlaksızlık

sergilenmektedir. Özellikle Selahattin Demirtaş’a yönelik kampanya ile

HDP’nin başarısını engelleyip, baraj altında bırakarak sonuca varmak

istiyorlar. 7 Haziran seçimlerinde o çok sevdikleri Kur’an’ı eline

alarak Kürtlerden oy alma sahtekarlığı para etmeyince, bu sefer eline

Bayrak alarak Türklerden oy alma peşinde. Bütün bu şiddetin, ölümlerin,

kaosun, her türlü baskı ve tutuklamaların, ortalıkta ölüm kusan, linç

girişimlerini örgütleyen Osmanlı Ocakları, gazetelerin basılması, parti

binaların yakılması, resmi ve sivil vurucu gücün ortaya çıkması tesadüf

değildir. Cizre, Varto gibi yerlerde aslında Kürtlere, bize oy çıkmazsa 1

Kasım’dan sonra vay halinize diyerek, tehditle oy almaya yönelik

senaryolardır. Aslında bütün yaşananlara bakıldığında, Türkiye 7

Haziran’dan daha kötü ve tehlikeli bir durumda. Bunu herkesin görmesi,

vicdani muhasebe ile bu oyunu bozması gerekmektedir.

Sadece Erdoğan’ı durdurmak değil, 13 yıllık iktidarı boyunca yaptığı

katliamların, hırsızlıklarının, hakaretlerin de hesabı sorulmalıdır.

Bunun tek yolu Erdoğan’ın kaçak Saray’ını yıkmak ve saltanatına son

vermektir. Fiili olarak başlattığı başkanlığını sonlandırmak, sivil

darbeye hayır demektir.

Roboski, Gezi, Reyhanlı, Suruç, Rojava, Şengal, Kobani, Cizre, Varto

gibi bölgelerde yaşattığı katliamların hesabını mutlaka vermelidir. Biz

bu hesabı sorana dek kararlılıkla mücadele edeceğimizi bir kez daha

yineliyoruz.

Avrupa Alevi Hareketi olarak; Diyanet ve zorunlu din dersleri

kaldırılsın, Cemevleri ibadethane olarak tanınsın, Alevi köylerine cami

yapılması ve imam gönderilmesi durdurulsun, Alevilere yönelik yapılan

hakaret ve katliamların hesabı verilsin, Alevi Dergah ve kutsal

değerleri işgal altından kurtarılsın ve Alevilere geri verilsin… gibi

olmazsa olmaz taleplerimiz hangi parti noktasına, virgülüne dokunmadan,

amasız, fakatsız kabul eder ve seçim programına alırsa

destekleyeceğimizi ilan ettik.

Alevilerin olmazsa olmaz taleplerini noktasına, virgülüne dokunmadan

kabul eden, seçim programına alan ve Alevi temsilcilerine parlamentoda

kendilerini temsil etmesine olanak sağlayan Halkların Demokratik Partisi

ile 7 Haziran seçimlerinde ittifak yapma kararı almıştık.

7 Haziran seçimlerinde mevcut olan tüm koşul ve süreç, 1 Kasım

seçimlerinde de mevcutiyetini korumaktadır. HDP ile olan ilkesel ve

stratejik eylem birliğini, 1 Kasım seçimlerinde de devam ettirilmesini,

13 Eylül 2015 tarihinde genel merkezimizde yaptığımız yönetim kurulu

toplantısında kararlaştırdı.

1 Kasım seçimlerinde barajın aşılması ve HDP’nin en iyi oy düzeyiyle

başarılı olması için, tüm kurumlarımızı ve üyelerimizi destek vermeye ve

çalışmaya davet ediyoruz.

1 Kasım 1922’de saltanat yıkıldı. 1 Kasım 2015’de Erdoğan’ın

saltanatını hep birlikte son vermek zorundayız. Türkiye başka türlü

kurtulmaz.

Başkan olamadı, Sultan da olamayacak.

Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu

Etiketler :

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.